Marx’a göre insan, sosyal ilişkilerinin bir bütünüydü. Sınıflı toplum, dünyanın tersine çevrilmiş ve yabancılaşmış bilinci olarak dini kaçınılmaz biçimde yaratırdı; çünkü, bu toplumun kendisi, tersine çevrilmiş, yabancılaşmış bir dünyaydı. Marx’ın ünlü deyişiyle, dinsel sıkıntı, bir yandan gerçek sıkıntının anlatımı, bir yandan da gerçek sıkıntıya karşı bir protest idi.