Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

İslam Davetçisine Önemli Notlar

İbrahim Gadban

İslam Davetçisine Önemli Notlar Sözleri ve Alıntıları

İslam Davetçisine Önemli Notlar sözleri ve alıntılarını, İslam Davetçisine Önemli Notlar kitap alıntılarını, İslam Davetçisine Önemli Notlar en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
BİR EĞİTİMCİ VE DAVETÇİ OLARAK HZ. PEYGAMBER (sallallahu aleyhi ve sellem)
︎Güzel ve etkili konuşurdu. ︎Tatlı dilli güler yüzlü idi. ︎Sabırlı ve alçak gönüllüydü. ︎Eğitim ve davette şiddete karşıydı. ︎İlimde ciddi ve samimi olunmasını isterdi. ︎Anlatmak istediği bir konuya soru sorarak başlardı. ︎Olayları hikâyeleştirir, örnekler verir, benzetmeler yapardı. ︎Şekiller çizerek anlattıklarını zihinlere resmederdi. Eğitim ve öğretimde kolaydan zora doğru bir metot takip ederdi. ︎Sorulan sorulara bıkmadan cevap verirdi. ︎Soru soran kimsenin ihtiyacına göre çözümler önerirdi. ︎Beğendiği soruyu överdi. ︎Kişinin seviyesine göre cümleler kurardı. ︎Karşısındakinin yüzüne bakarak konuşurdu. ︎Anlatımlarında “beden dilini” de kullanırdı. ︎Sözlerini zaman zaman yeminle pekiştirirdi. ︎Müjdeleyiciydi, nefret ettirilmesini istemezdi. ︎Hakkında bilgisi olmadığı konuda konuşmazdı. ︎Söyleyeceklerini ortam müsait olduğunda söylerdi. ︎Konuşmasına kısa ve özlü bir giriş yapardı. ︎Konuşmalarında sebep-sonuç ilişkisi kurardı. ︎İnsanları düşünmeye teşvik eder, onları güzel ahlaka çağırırdı.
Sayfa 12 - E-kitapKitabı okudu
Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem buyurur ki: “ İnsanları doğru yola çağıran kimseye, kendisine uyanların sevabı gibi sevap verilir , Ona uyanların sevaplarından da hiçbir şey eksilmez .” Subhanallah! Ne büyük bir mükâfat! Ne büyük bir ödül! Siz bir insanı İslam’a kazandırdığınızda onun işlemiş olduğu tüm ameller hiçbir eksiltme olmaksızın size de verilecektir. Bu ne manaya gelmektedir? ︎O, Allah için bir namaz kılsa sizin hanenize otomatik man “Bir namaz” sevabı yazılacaktır. Allah için oruç tutsa “Bir oruç” sevabı hemen sizin he sabınıza aktarılacaktır. Vs... Bu birazda şuna benzemektedir: Bir ana bayii düşünelim. Bu ana bayii ülkenin birçok bölgesine şubeler açıyor, açtığı şubelerin adedi onları buluyor. Şimdi şubeler iş yaptıktan sonra o ana bayiinin iş yapmaması önemli midir? Böyle bir bayii her ne kadar iş yapmasa da şubeleri iş yaptığı sürece ayakta kalmaya devam edecektir. İşte davetçide olaya böyle bakmalıdır. Kendisi çok fazla bir şeyler yapamasa da şubeleri çalıştığı sürece her daim karda olacaktır. Unutmayalım ki kazandığımız her insan bizim birer şubemiz mesabesindedir. Davamıza kazandırdığımız her fert bizim için para basan bir darphane gibidir.
Sayfa 19 - E-KitapKitabı okudu
Reklam
Az olup devamlı olan, çok olup devamsız olandan çok daha hayırlıdır.
Sayfa 68 - E-kitapKitabı okudu
Eskiler nede güzel buyurmuşlar: “ Sen ne kadar bilirsen bil, senin bildiğin karşıdakinin anladığı kadardır .”
Sayfa 90 - E-kitapKitabı okudu
Eskilerimizin bir lafı var: “ Vusulsüzlüğümüz usulsüzlüğümüzdendir ” diye. Bu söz gerçektende çok doğru bir sözdür. Yani bir neticeye ulaşamamamız hep metotta hata ettiğimizden dolayıdır. Bu nedenle eğer hedefimize doğru bir şekilde varmak istiyor ve bu noktada hataya düşmekten korkuyorsak doğru bir metot takip etmeliyiz.
Sayfa 54 - E-kitapKitabı okudu
Reklam
Rabbimiz şöyle buyurur: “Allah’a ve Resûl’üne itaat edin ve birbirinizle çekişmeyin. Sonra gevşersiniz ve gücünüz, devletiniz elden gider. Sabırlı olun. Çünkü Allah sabredenlerle beraberdir.” (Enfal, 46)
Sayfa 108 - E-kitapKitabı okudu
Üzerinde yaşamış olduğumuz şu coğrafyada, Allah’ın hükümlerinin rafa kaldırılması, o hükümlerle hükmedilmemesi ve yerine yerden bitme beşer mahsulü kanunların ikame edilmesi nedeniyle İslam’dan uzak bir hayat hâkimdir. Bu beldeye hükmedenlerin tevhitten nasibi olmadığı gibi, hükmedilen kimselerinde ~Allah’ın rahmet ettikleri hariç~ pek nasibi yoktur. Bu nedenle İslam’ı bilen insanların mutlaka bu kimselere ulaşması, onları tevhide davet etmesi ve kendilerine doğru yolun işaretlerini göstermeleri gerekmektedir. Bu kesinlikle her müslümanın kaçınılmaz bir görevidir.
Davasını dert edinen, inandığı davanın ilkelerini insanlara ulaştırma çabası içerisinde olan ve bu uğurda bir şeyler yapmak için gayret eden her müslümanın İslamî daveti ve onun temel ilkelerini bilmesi gerekmektedir. Bunlar bilindiği takdirde davamızı insanlara daha kolay ulaştıracak ve ~bi iznillâh~ sonucunda çok daha hayırlı neticeler alcağız.
Sayfa 10 - E-kitapKitabı okudu
Allah Teâlâ yaratmış olduğu insana değer vermiştir: “Andolsun, biz insanoğlunu şerefli/değerli kıldık. Onları karada ve denizde taşıdık. Kendilerini en güzel ve temiz şeylerden rızıklandırdık ve onları yarattıklarımızın birçoğundan üstün kıldık.” (İsra, 70) İnsanoğluna sırf “insan” olduğu için değer vermek gerekir. İnsanoğlu ne zaman insanlığını terk ederse o zaman değerini yitirir. İnsanlığını kaybetmediği sürece onunla insani ilişkilerimizi sürdürmemiz mümkündür.
Sayfa 92 - E-kitapKitabı okudu
73 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.