İslamcılık kitaplarını, İslamcılık sözleri ve alıntılarını, İslamcılık yazarlarını, İslamcılık yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Öncelikle kitabın yazarını böyle geniş kapsamlı bir konuda kalem oynatmaya cesaret ettiği için tebrik ediyorum. Her ne kadar birçok yerde "daha önce bu kapsamda eser yazılmamış" gibi abartılı cümlelere rastlasam ve bu ifadeyi büyük bir abartı olarak görsem de, bir nevi siyasetin kılcal damarlarına kadar inen bu çalışmayı da takdir ediyorum. Fakat ne yazık ki çalışma, geniş bir literatür taramasından ötesi değil. Üstelik bu literatür taramasının içinde Wikipedia gibi ciddi anlamda sorgulanması gereken kaynaklar da var. Bu yönüyle birincil kaynaklara daha fazla başvurulmasını beklerdim kitabın. Bu ilk hayal kırıklığım oldu.
İkinci hayal kırıklığım ise daha vahim bir durumdan kaynaklanıyor. Kitabın neredeyse her sayfasında birkaç yazım hatası var ve yazı üslubu paragraftan paragrafa değişiyor. Bazen bir akademisyen ciddiyeti ile cümleler kullanılırken, bazen de gazeteci dili kullanılıyor. Güncelleştirilerek 4. baskısını yapan bir kitabı baştan sona okuyan bir redaktör, bir editör ya da hiç yoktan bir arkadaş çıkmadı mı acaba? Üşenmesem her bir yanlışı işaretleyip kitabı yayınevine gönderecektim ama geçti artık...
Velhasıl, konuya dair fikir edinmek amacıyla baştan sona okunacak bir kitap değil diye düşünüyorum. Konuya dair çalışma yapanlar ve meraklıları için başvurulabilecek bir kaynak ama keşke daha ciddi bir şekilde hazırlansaydı...
Ancak bu dönemde başlayan köyden kente göç olgusu da tarikatların güçlenmesine yol açmıştır. cemaat ve tarikatler, gerekli birikimi ve donanımı olmayan yığınların kentlerde sığındıkları bir liman olmuştur.
Ancak bu dönemde başlayan köyden kente göç olgusu da tarikatların güçlenmesine yol açmıştır. cemaat ve tarikatler, gerekli birikimi ve donanımı olmayan yığınların kentlerde sığındıkları bir liman olmuştur.
Bu dönem aynı zamanda ideolojik akımların da hızla yayılmaya başladığı, ilahi kuralların sadece bireysel yaşamayı ve ahirete yönelik olarak görülüp, sosyal ve Siyasal yaşamın ideolojiler eliyle şekillendirilmesine başlandığı dönemdir.
İmamı rabbaninin zalim bile olsa Müslüman bir hükümdara yakın durması ve ona olan yakınlığı vasıtasıyla müslümanların bir çok sıkıntılarını gidermeye aracı olması ülkemizdeki bir çok İslami oluşumunda genel politikasıdır.
Parti hareketini hizipçilik olarak görenlerin fikri arka planlarında partinin İslami esaslara göre mümkün olup olmamasından ziyade İslam’ın parti mücadelesinde kullanılıp kullanılamayacağı daha ağır basan bir düşüncedir.
Müslüman vahye ve İslam aklına dayanır. Beşeri ve tarihi katkısı olan kurum, değer ve kuralların eskiyeni olursa bunları yine kendine ait araçlarla, tecdid ve içtihad yöntemiyle yeniler....