Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Bütün Şiirleri 4

İşte Hayat! İşte Ölüm ve Tarih!

Özkan Mert

İşte Hayat! İşte Ölüm ve Tarih! Hakkında

İşte Hayat! İşte Ölüm ve Tarih! konusu, istatistikler, fiyatları ve daha fazlası burada.

Hakkında

Özkan Mert Şiir dizimizin 4. kitabı İşte hayat! İşte Ölüm ve Tarih, şairin Almanya'da başlayıp İsveç'te devam eden 35 yıllık sürgünlük yaşamının ilk şiirlerini içeriyor. Bu şiirlerde, çok boyutlu bir yaşam karşısında sözcüklerini bileyen bir dünya şairinin doğuşunu izleriz. O artık, yaşamıyla ve şiirleriyle herşeye hazırdır: Buruk bir özlem ve likör tadında bir hüzünle yeni dilsel uzayını yaratır ve birbirinden hiç ayrılamayan yaşamının ve şiirlerinin dünyadaki yeni koordinatlarını çizer. Bu şiirler yalnız sürgünlük şiirleri değil, aynı zamanda dünyaya meydan okuyan şiirlerdir. Türkiye'yi dünyaya, dünyayı Türkiye'ye odaklayan ve sonraki kuşakları derinden etkileyen bir sonraki şiir kitabı Stockholm'de Mavi Saader'i hazırlayan şiirlerdir. (Tanıtım Bülteninden)
Tahmini Okuma Süresi: 1 sa. 25 dk.Sayfa Sayısı: 50Basım Tarihi: Kasım 2009Yayınevi: Artshop Yayıncılık
ISBN: 9789894793847Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak
Türler:
Reklam

Yazar Hakkında

Özkan Mert
Özkan MertYazar · 23 kitap
Astsubay Reşat Mert ve Muallâ Hanım’ın oğlu olarak Erzurum’da doğdu. İlkokulu Konya'da, ortaokulu İzmir'de bitirdi. İzmir Namık Kemal Lisesine başladı. TİP'e katıldı. Liseyi askerliği sırasında dışarıdan sınavlara girerek tamamladı. Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Urdu Dilleri ve Sinoloji Bölümünü yarım bıraktı. DTCF Senatosu'nda öğrenci temsilcisi oldu. Türkiye Elektrik Kurumunda topograf olarak çalıştı. Üniversite eğitimi için geldiği Ankara’da 1968 olaylarında yer aldı, şiirleri o dönemde çok rağbet gördü. İlk şiir kitabı Kuracağız Her Şeyi Yeniden (1969), çıkar çıkmaz yasaklanıp toplatıldı. 1960’lı yılların toplumcu kuşağının sanat anlayışını şiire taşıyan öncü isimlerden biri oldu. Kuracağız Her Şeyi Yeniden adlı kitabından dolayı Ceza Kanununun 142. Maddesinden yargılanarak altı yıl hüküm giyince 1972’de Türkiye'den ayrıldı, bir süre Almanya’da yaşadıktan sonra İsveç’e geçti, pek çok işte çalıştı. İsveç'te Lund Üniversitesinde dram, tiyatro ve film eğitimi gördü. 1980-2006 yılları arasında İsveç Devlet Radyosu'nda program yapımcısı ve spiker, 2006-2008 yılları arasında İsveç Devlet Tiyatrosu'nda Uluslararası Tiyatro ve Kültür Projeleri yönetmeni olarak çalıştı. İsveç'te yaşayan Türkleri, İsveç Devlet Tiyatrosu çatısı altında beş dernek olarak örgütledi. 1972’den itibaren yaşamını Stockholm'de sürdüren Özkan Mert, evli ve bir çocuk babasıdır. 2010'dan beri Türkiye'de (Bodrum'da) yaşamaktadır. Özkan Mert, Türkiye Yazarlar Sendikası, Edebiyatçılar Derneği, PEN Yazarlar Derneği, İsveç Yazarlar Sendikası, İsveç Gazeteciler Sendikası, İsveç PEN Kulübü Tutuklu Yazarlar Komitesi, Rodos Yazarlar Evi Konseyi üyesidir. Naji Naimann Kültür Vakfı dünya kültür elçisi seçilmiştir. Özkan Mert, 1990 Yunus Nadi Şiir Mansiyonu, 1990 İlhan Demiraslan Şiir Büyük Ödülü; 1990 Salihli Şiir İkindileri Dyonisos Şiir Ödülü, 1992 Petrol-İş III. Geleneksel Şiir Yarışması Jüri Özel Ödülü, 2001 Gölcük Rotary Hizmet Ödülü, 2007 Cemal Süreya Şiir Ödülü, 2013 Bursa Dünya Şiir Günü Onur Ödülü, 2016 Uluslararası Naji Naaman Edebiyat Ödülü sahibidir. Sanatçının adıyla 2015'ten beri Özkan Mert Şiir, Hoşgörü, Barış, Bilim, Sanat Ödülleri verilmektedir. Özkan Mert ilk şiirlerini 1960’ların başında Demokrat İzmir gazetesinde, Attilâ İlhan’ın yönettiği sanat sayfalarında yayımladı. Üniversitede öğrenciyken Gün Zileli'yle birlikte İşçi Köylü Gazetesi'ne Mehmet ile Tanju adlı resimli tefrika hazırladı. İlk şiirleri aşka dairdir: “Attilâ İlhan o yıllar Demokrat İzmir gazetesinin kültür sayfasını yönetiyordu. Ve bu sayfada yazdığım aşk şiirlerinden 3 tanesini yayınlamıştı. Bir gün haber salmış: - Söyleyin o delikanlıya, 4 şiir daha yazsın! Çünkü 7 şiiri yayınlananların şiirleri İzmir’de radyoda okunuyordu. 4 şiir daha yazdım, gönderdim Attilâ İlhan’a. Ve şiirlerim radyoda okundu. Hiçbir zaman şair olacağım diye yola çıkmamıştım ama yıllar sonra bu olayın, şiirimin ilk sacayaklarından birini oluşturacağını anlayacaktım” (Mert 2008: 14). Özkan Mert’le aynı kuşaktan olan Ataol Behramoğlu, onun ilk şiirleriyle ilgili “toplumcu oluşunun öncesindeki dönemde de ilginç bir şairdi. Gözüpek imgeleri, hırçın bir yaşama sevgisiyle dolu, taşralı, güncel, sarsıcı söyleyişleri vardı” (Behramoğlu 1995: 143) der. Şiirlerini Evrim, Devrim, Dönem, Ant, Türk Solu, Halkın Dostları, Militan ve Varlık dergilerinde yayımlayan Özkan Mert, toplumcu gerçekçi anlayışın üçüncü kuşağı içinde yer almıştır. 1969 yılında Ant dergisinde “Devrimci Genç Şairler Savaş Açıyor” başlıklı yazıya İsmet Özel, Süreyya Berfe ve Ataol Behramoğlu'yla birlikte imza atar. Bu, II. Yeni'ye karşı çıkış yazısıdır. Şair ilk kitabı Kuracağız Her Şeyi Yeniden’den itibaren toplumcu gerçekçi şiir anlayışını benimsemiş, kuşağın diğer şairleri gibi şiiri politik söylemin ifade aracı olarak görmüştür. Özkan Mert'e göre toplumcu şiir, toplumun gelişim kurallarını ortaya koyduğu kadar, insanı tüm yönleriyle bilinirliğiyle, bilinmezliğiyle, düşüyle, gerçeğiyle vb. derinliğine kavrayan, insanı yeniden keşfeden, üreten bir şiirdir. Toplumcu olmak, gerçekçi olmak zenginlik ve çeşitliliktir (Mert 1985: 122). Cemal Süreya onu “sözcükleri öpüştüren, dünyaya sataşan, her yönüyle gerçek bir şair" olarak değerlendirir. Salâh Birsel’e göre o, "kafadaki kan dolaşımını düzenleyen biri”dir (Akt. Işık 2007: 2484). Şairin 1972’den itibaren Türkiye dışında yaşaması onun şiir dünyasında bir değişikliğe yol açmamış, ilk kitabıyla ortaya koyduğu çizgiyi korumuştur. Mert, şiir serüveninde bir kırılma veya iniş-çıkış olmadığını, önemli olanın dünya görüşü ve yaşama bakış tarzı olduğunun altını çizerek şiirinin kaynağını şu sözlerle aktarır: “Bir ozan, ozansa her yerde ve her koşul altında ozandır. Önemli olan dünya görüşüdür, yaşama bakış tarzımızdır. Ve bunun getirdiği estetik yapı ve iç dinamizmdir. Şiirlerimin kaynağı kısaca yaşamdır: insanın insanla, insanın doğayla, insanın tarihle olan ilişkilerini bir ‘gerçek, düş, duygu, felsefe, umut, inanç vb.’ yumağı içinde diyalektik bir yöntemle ve bilinen-bilinmeyen yüzleriyle ortaya çıkarmak, yeniden keşfetmek, yeniden üretmek” (Mert 1985: 126). Şair, 1960’lı yılların sonunda yayımlanan ilk şiir kitabından itibaren toplumcu gerçekçi söylemi, halkçı, devrimci şiir anlayışını sürdürmüştür. Özkan Mert, İsveç edebiyatından çeviriler yapmış, bir de çocuk kitabı yazmıştır. Sanatçının kitapları İsveççeye çevrilmiştir. Türkiye’de ve Avrupa ülkelerinde düzenlenen kültür, edebiyat ve şiir projelerinin iç ve dış koordinatörlük ve yönetmenliklerini yapan şair, İsveç ve diğer İskandinav ülkelerinin kültür kurumlarına danışmanlık görevini sürdürüyor. Şiirlerinden sahneye uyarlanan şiir/oyunları tiyatro grupları tarafından değişik sahnelerde oynanıyor.