İşte Müslüman sözleri ve alıntılarını, İşte Müslüman kitap alıntılarını, İşte Müslüman en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“…Oysa Allah, alışverişi helal, ribayı (faizi) haram kılmıştır. (Bakara: 275)
Allah-u Teâlâ bu ayette her çeşidiyle faizi kesin bir şekilde haram kılıyor. Bu ayet ve hükümden sonra bir devlet başkanı gelir faizle çalışan bankalara izin veren kanun koyarsa, bu yönetici apaçık bir şekilde faiz haram değil diye bir iddiada bulunmasa bile, muhakkak ki o, ameliyle Allah-u Teâlâ'nın emrine muhalefet etmiş yani Allah-u Teâlâ'nın haram kıldığını helal kılmıştır. Böylece kendisine sadece âlemlerin Rabbinin, onların yaratıcısının sahip olduğu bir hakkı ki o; insanlar arasında ve insanlar için hüküm koyma hakkıdır- vermiştir.
Hüküm vermek Allah’a aittir. Kendisinden başkasına değil yalnız O’na ibadet etmenizi emretti. Dosdoğru din budur.
Fakat insanların çoğu bilmezler."
(Yusuf: 40)
Tağut; Arapça bir kelime olup "ta ğa" (haddini aştı) kökünden türetilmiştir. Lü gat olarak, haddini aşan demektir.
Şerî manası ise küfür, şirk ve Allah'a karşı gelme konusunda haddini aşan veya kulluk sınırını aşıp ilahlık taslayan varlık demektir.
İbadet edilme hakkı dahil, Allah'a ait hak, sifat ve yetkilerden herhangi birinin kendisinde bulunduğuna veya Allah gibi fiil yapabildiğine inanan; bunu dili veya ameliyle iddia eden ya da bunlardan herhangi birisi kendisine verildi ğinde rıza gösteren her varlık taguttur.
Tagut kelimesi, ister bir kişi ister birden fazla kişi olsun, ister erkek ister dişi olsun, yukarıdaki vasıfları taşıyan bütün varlıklar için kullanılan bir kelimedir.
Tağut; Kulu, Allah-u Teâlâ'ya ibadetten, dinde ihlâslı olmaktan, Allah-u Teâlâ'ya ve rasûlüne itaat etmekten engelleyen ve uzaklaş tiran her şeydir. Bu, cinden ve insandan bir şeytan olabileceği gibi, ağaçlar, taşlar ve başka şeyler (nefis, hayvan, para, kadın, mezar) de olabilir.
İnsanların Allah-u Teala katındaki değeri ibadetlerinin çokluğuyla değil yaptıkları ibadetlerin Allah-u Teala'nın razı olduğu ve emrettiği şekilde olmasıyla ölçülür.
İnsanları ilk olarak Allah-u Teâlâ'dan başkasına ibadet ettirip sonra da Allah-u Teâlâ'ya ibadet ettirmek isteyen kimseden daha sapık, daha fasık, daha zalim ve daha cahil bir kimse yoktur.
Nefislerimizin istediği gibi değil de Allah-u Teala'nın istediği gibi dosdoğru bir şekilde iman olmaksızın Allah-u Teala'nın kabul ettiği sahih iman gerçekleşmez.
Allah-u Teâlâ, neyin ibadet olup olmadığının tespitini bizlere bırakmamış, bunun sınırlarını kendisi belirlemiş, kitabında ve Rasûlü Sallallahu aleyhi ve sellem 'in sünnetinde biz lere onu açıklamıştır.