Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Murathan Mungan'ın Seçtikleriyle

Kadınlığın 21 Hikayesi

Kolektif

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
o kadar haklı ki..
"Konu son kez açıldığında Anna, "Ama insan delicesine sevdiği birinin yerine başka birini nasıl koyar? Allah aşkına doktor, geçen ay Bayan Crummlin-Brown'in papağanı öldüğünde, dikkat edin papağanı diyorum kocası değil, öyle sarsılmıştı ki, asla bir daha kuş almayacağına yemin etti!" "Bayan Cooper, insan bir papağanla cinsel ilişkide bulunamaz." "Evet ama..." "Onun için de yerine başka birinin konmasına gerek yoktur, ama bir eş öldüğünde hayatta kalan hâlâ aktif ve sağlıklı bir kadınsa üç yıl içinde olanağı varsa, her zaman olduğu gibi, yerine birini koyacaktır. Ya da tersi." Seks. Bu tür doktorların düşündüğü tek şey buydu. Beyinlerinde seksten başka bir şey yoktu."
Sayfa 22 - Metis Yayıncılık - Roald Dahl - "Son Perde" Anna Greenwood ile Ed Cooper (vefat eden eşi)
"Kadınlık durumu" dediğinizde, bunun herhangi bir şey değil, bir "durum” olduğunu, ortada "sorunsal"laştırılmış bir "durum"un bulun­duğunu söylemiş olursunuz. Her sorunsal, kendi içinde kutupsallık taşır. Yolunda gitmeyen bir şeylerin varlığına, bütünlük sandığımız şeyin çelişik yapısına işaret eder. İncelenmeyi, konuşulmayı, tartışıl­mayı gereksinir.
Sayfa 8
Reklam
İntihar..
"Mutfağa döndü, duvardan takvimi indirdi. 23 Eylül'ü seçti, o gün Ed'in doğum günüydü, tarihin karşısına "J" yazdı. Bunu yaptığında 9 Eylül'dü, böylece işlerini düzene koymak için iki haftalık bir süre kalıyordu. Yapacak yığınla iş vardı - eski faturalar ödenecek, yeni bir vasiyetname yazılacak, ev temizlenecek, Billy'nin dört yıllık eğitimi garantilenecek; çocuklara, kendi anne babasına, Ed'in annesine mektup yazılacak... bu böyle uzayıp gidiyordu.
Sayfa 15 - Metis Yayıncılık - Roald Dahl - "Son Perde" Anna Greenwood ile Ed Cooper (vefat eden eşi)
Teksaslılardan söz edip onları sevmenin ne kadar zor olduğunu konuşmuşlardı. İnsan kabalık ve bayağılıklarını görmezden gelebilirdi. Asıl sorun o değildi ama bu insanlarda yaygın bir acımasızlık, hayvanca, şiddete dönük öylesine amansız bir şey vardı ki, işte onu bağışlamak olanaksızdı. Hiçbir merhamet, acıma, şefkat duyguları yoktu. Erdem diye sundukları tek şey, yabancılara her an cakalı bir biçimde sergiledikleri bir tür profesyonel iyilikseverlikti. Tepeden tırnağa bununla sıvanmış gibiydiler. Sesleri, gülümsemeleri bununla dopdolu, şurup gibiydi.
"Bütün üzüntüler, sen durup onu düşünmeye başladığın zaman ortaya çıkıyor."
Sayfa 137 - Metis Yayınları Murathan Mungan'ın SeçtikleriyleKitabı okudu
Kendimize ışık tutamayız.
"Hiç kendi içine bakıyor musun? Hiç kendi içine bakıp 'ne olmadığını' görüyor musun?"
Sayfa 74 - Metis Yayınları | Flannery O'Connor - Saf, Temiz Köylüler
Reklam
"Çıkar şu toplu iğneleri." "Hayır, çok moda." "Üzüyorsun beni." "Emin misin?" "Lanet olsun, eminim." Toplu iğneleri gözlerinin altından yavaşça çekip çantasına soktu. "Güzelliğinle neden uğraşıyorsun? Kabullensene!" "Başka bir şey gördükleri yok da ondan. Bir bok değil güzellik. Uçar gider. Çirkin olduğun için talihlisin. Biri seninle ilgilendiğinde başka bir şey için olmadığını biliyorsun."
Sayfa 160 - Metis Yayınları | Charles Bukowski - Kasabanın En Güzel Kızı
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.