"Âlimlerini ve rahimlerini, Allâh (azze ve celle)'nin haram kıldığının helal kılınması ve bunun aksi noktasında kendilerine itaat ederek Allâh (azze ve celle)'nin dışında rabler edilen bu kimseler iki kısımdır. Bunlardan birincisi:
Onların Allâh (azze ve celle)'nin dinini değiştirdiklerini bilerek onları bu değiştirme noktasında tâbi olan ve Rasûl'ün dinine muhalefet ettiklerini bilmeleriyle birlikte reislerine tâbi olarak Allah (azze ve celle)'nin haram kıldığını helal, helal kıldığını haram olduğuna inanırlardır. İşte bu küfürdür. Bunlar onlara namaz kılmasalarda, secde etmeselerde Allah (azze ve celle) ve Rasûlü bunu şirk olarak saymıştır. Dolayısıyla dini aykırı olduğunu bilmesi ile beraber dine muhalefet de başkasına tâbi olan ve başkasının dediğine inanan kimse de tıpkı bunlar gibi müşriktir.
İkincisi;
Haramın haram, helalin de helal olduğuna dair itikatları ve imanları sabit olan, ancak günah olduğuna inandığı günahları işleyen Müslüman gibi Allâh (azze ve celle)'ye masiyet hususunda onlara itaat etseler, bunlar için, benzerleri olan günahkar kimselerin hükmü vardır..."