Kalbe Düşen Sızı Sözleri ve Alıntıları
Kalbe Düşen Sızı sözleri ve alıntılarını, Kalbe Düşen Sızı kitap alıntılarını, Kalbe Düşen Sızı en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
yüreği iki taş arasına sıkışmış bir buğday tanesi gibiydi.
Sayfa 64
Bir kütüphane memuru gibi düzenlediği aklını Zülal, bir çırpıda yerle yeksan etmişti.
Hayat ne güzeldi şimdi. Biraz önce üzüntüden dağınık olan kafası, şimdi de mutluluktan aynı haldeydi.
Ne de olsa o, akıl adamıydı: nefsinin peşine düşecek değildi..
Demek ki aşk böyle gelecekti hayatına; habersizken, âniden.
Bu aşk mıydı? Yok diyordu olamaz, böyle aniden mi, hiç tanımadan mı, görür görmez mi?
Sıkıntı dediğin, azımsanacak bir şey mi?
Bir insan aynı rüyayı defalarca nasıl görebilirdi?
"Vardığın kapılarda insanlarla uğraşma. (...) Sen kaynağa ulaş, derenin suyuyla yetinme. Derenin suyuna bakıp gerisin geri dönersen kaynaktaki lezzeti tadamazsın. Şeytan seni aldatmasın, Kur'an ve Sünnet ölçün olsun. Eğer ki gittiğin yerde seni sabit kılacak bir menzile rastlarsan, nefsinin çiğnenmesine aldırış etme, bir tokat da sen indir ona. İndir ki hedefine hızlı varasın."
Sayfa 195Kitabı okudu
Sana yoldaşlık edecek bir yol arkadaşın olmalı; Allah'ın hükümlerini unutma, hakkı arayayım derken, bâtıla dalma.
Sayfa 194Kitabı okudu
Kişi nefsini iyi tanınmalıydı. Yoksa insan ziyan içinde olur, nankör ve akılsız bir mahlûkata dönüşür, sonsuza kadar mahvolurdu.
Sayfa 191Kitabı okudu
Öyle ki insan hamdetmenin de bir nimet olduğunu bilip Allah'tan gelene rıza göstermeliydi. O'ndan gelen şerlere bile hamdetme olgunluğuna ulaşmalı, bunun kuru laftan ibaret olmadığını kalbinde hissetmeli, hayatına yerleştirmeliydi.
Sayfa 191Kitabı okudu