Kalbin Erbaini sözleri ve alıntılarını, Kalbin Erbaini kitap alıntılarını, Kalbin Erbaini en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Kulluğun özü" olarak nitelendirilen dua hakkında Yüce Rabbimiz, "Bana dua edin ki duanız icabet edeyim." buyurarak müminin kendisine yönelmesine her an karşılık vereceğini hatırlatır. Zira dua insanın varoluş nedenidir. Kul, duası sayesinde Allah katında değer kazanır. Bu konuda Kur'an-ı Kerim'de şöyle buyrulur: "(Resülüm!) De ki: Duanız olmasa Rabbim size ne diye değer versin!"
Dikkat edin! Vücutta öyle bir et parçası vardır ki o iyi/doğru/düzgün olursa bütün vücut iyi/doğru/düzgün olur; o bozulursa bütün vücut bozulur. Dikkat edin O, kalptir.
Ebu Hureyre'den rivayet edildiğine göre, Resulullah (sas.) şöyle buyurmuştur: "Allah'a, kabul edileceğine gerçekten inanarak dua edin. Bilin ki Allah, ciddiyetten uzak ve umursamaz bir kalp ile yapılan duaları kabul etmez." Tirmizi, Da'avat, 65.
Elmalılı Hamdi Yazır tefsirine başlarken ne güzel ifade etmiştir:
"İlahi! Hamdimi sözüme sertâc ettim,
Zikrini kalbime mirâc ettim.
Kitabını kendime minhâc ettim.
Ben yoktum sen var ettin.
Varlığından haberdâr ettin.
Kalbimi aşkınla bîkarâr ettin..."
Bir gün, rahmetli babam, kendisinden ders alan arkadaşlarımın da bulunduğu bir mecliste bize şunu sordu: "Çocuklar, sizce cennetin en güzel nimeti nedir?" Biz de "Kur'an-ı Kerim'de Cennet-i Adn var; Cennet-i Firdevs var." dedik ve cennetin nimetlerini tek tek saymaya başladık. "Yok, ben öyle düşünmüyorum." dedi. "Öyleyse bu nimet nedir efendim?" dedik. "Cennette ne boş ve beyhude bir söz işitirler, ne de bir yalan.' ayetini okudu ve “Bence cennetin en güzel nimeti bu olsa gerek." dedi.
Mu'minûn suresi, gerçek müminleri tarif ederken. "Onlar ki boş ve beyhude sözlerden yüz çevirirler."(Mü'minun/3) diye devam eder. Furkân suresinde de "Onlar ki boş ve beyhude bir söze uğradıklarında 'selam' der geçerler. Oraya takılıp kalmazlar."(Furkan/63) denilmektedir.
Sevgili Peygamberimiz'in (sas.) çokça yaptığı bir dua ile bitirelim:"Ey Kalpleri bir halden diğer bir hale çeviren Rabbim, benim kalbimi senin dinin üzere sabit kıl." Ben kendisine, "Ey Allah'ın Resulü neden bu duayı çokça yapıyorsun?" diye sordum. Şöyle buyurdular: "Hiç kimse yoktur ki onun kalbi Allah'ın parmakları
arasında olmasın, dileyenin kalbini düzeltir, doğru yola kor, dileyenin de kalbini kaydırır, yoldan çıkar." Hadisin ilk ravisi Mu'az
Acaba gönlümüzde mamur bir mescid özlemi var mı, mahallelerimizdeki mescidi bir sabah namazında ziyaret edip kandilini yakıyor muyuz? Orada bir mümine kavuşma, bir müminle kucaklaşma sevincini yaşıyor ve yaşatıyor muyuz? Çocuklarımızın ışıltılı gözleri oranın Kur'an pınarında yıkanıyor mu? Görkemli mescid yapmak, İslam'ın estetiğini, zarafetini ve güzelliğini mimaride göstermek önemlidir, ancak İslam'ın iyiliğine, ahlakına ve kardeşliğine dayalı görkemli ümmet olmak daha önemlidir. Mescidlerimizin ve camilerimizin hem ezanın ruhuna, hem de oralarda namazlarda tilavetini yaptığımız Kur'an'ın ruhuna uygun olarak hayatımıza yön vermesi Allah'tan dileğimiz olmalıdır.
Enes ibn Malik'ten rivayetle Resulullah (sas.) şöyle buyurmuştur: "Kulun kalbi istikamet üzere olmadan, imanı istikamet üzere olamaz; dili istikamet üzere olmadan da kalbi istikamet üzere olamaz. Şerrinden komşusu emin olmayan kişi cennete giremez."
Ahmed ibn Hanbel, III, 198.
Kimselerin gelip geçmediği bir dağ başında yalnız olsak bile bayram edeceğiz, çünkü bayram içimizdedir; bir mümin, bayramını gittiği yere götürecek kadar güçlü bir insandır. Bayramı şenlendirecek de bizleriz.
Hz. Peygamber'in dilinden sadakayı şu şekilde tarif etmek mümkündür: Sadaka, kişinin Rabbine, kendine ve bütün insanlara karşı sadakatini gösteren her davranıştır. Yani sadaka, sıdk üzere olan sadıkların davranışıdır.