Düşünmenin ne gereği var denildi mi iş biter. Düşünmenin gereği olmayan yerlerde buyruklar işler. Bana sorarsan buyruklar çoğuncası düşünmenin köreldiği zamanlarda doğar. Ama ben yine de düşünüyorum.
Köksüz bir yeninin dallanıp budaklanması imkansızdır, diyor; çünkü önce köklenmek ister her yeni, kök salayım derken dalını budağını besleyemez. Hem kökleneyim, hem dalımı budağımı besleyeyim derken ölür gider, yok olur. Eski köklerden yeşeren yeni ise ölümsüzdür, diyor.
Bizim imparatorluğumuzun gözü kapalı budalaları aptallaşmış ise, bu aptallıklarından da İngiliz imparatorluğunun gözü açıkları yararlandılar ise suçu İngilizlere niye yükleyelim? Ben toprağıma sahip olmasını bilirsem yabanın adamı elimden alabilir mi?
Gözlerin yanan eriyen mumda.
Mumun alevi, bir parmaktır.Ama öyle bir parmak ki o kalın,o koyu,uyuyan karanlığa yetiyor başkaldırışı,benim diyor;varım diyor;burdayım ,sizin içinim ,görün diye yanıyorum demekte ...