Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Karartma Geceleri

Rıfat Ilgaz

Karartma Geceleri Gönderileri

Karartma Geceleri kitaplarını, Karartma Geceleri sözleri ve alıntılarını, Karartma Geceleri yazarlarını, Karartma Geceleri yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“Allah’tı onları buraya sokan da, çıkaracak olan da… Girenlerden hiçbiri kendi isteğiyle gelmediğine göre kendilerinde en küçük bir suç bile aramamalıydılar. Boşunaydı sorgular, dayaklar, tutuklamalar, yargılanıp zindanlara atılmalar.”
Sur Dışı
Edirnekapı'ya giden bir tramvay hızla geçti önünden, saptı Sarıgüzel Sokağı'na. Oradan da Topkapı'ya doğru yürüdü. Masmavi bir gökyüzünün altında cebinde sadece bir tramvay parası... Özgürlüğün coşkusu içinde, kendini sur dışına attı. Dizlerine güç veren ilkyaz rüzgarını içine çeke çeke elleri cebinde yürümeye başladı.
Sayfa 149 - ÇınarKitabı okudu
Reklam
Topkapı
Sur kapısından çıktı, yukarı, Topkapı'ya doğru elleri cebinde yürümeye başladı. Yürüdükçe kendini daha güçlü buluyordu. Geride bıraktığı kent, kocaman bir cezaeviydi onun için, surlar da duvarları..
Sayfa 107 - ÇınarKitabı okudu
220 syf.
10/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Aradan geçen onca seneye rağmen toplumsal olarak hala aynı kafada olduğumuzu gösteren güzel bir eser. Önemli olan çıkarına uygun mu hareket etmek yoksa vicdanına göre mi diye sordurmuyor değil.
Karartma Geceleri
Karartma GeceleriRıfat Ilgaz · Çınar Yayınları · 20094,451 okunma
Eğer bir ulus bugün başka bir ulustan daha üstünse bunun nedeni ne kafa çevresinde ne de kanındaki alyuvarlardaydı.
Sayfa 188 - Çınar YayınlarıKitabı okudu
O bir tapu kâtibinin dar dünyası içinde borçsuz harçsız küçük rahatlıklara hiçbir zaman özenmemişti.
Reklam
Konuşabilirdi bu garip kişiyle, kimin nesi olduğunu öğrenmek için... Ama konuşmasa da bilirdi öyküsünü... Ya Sivas'tan gelmişti, ya Giresun'dan... İşsizdi, iş aramıştı uzun bir süre... Ama, şimdi aramıyordu artık... Arasada bulamayacağını biliyordu. Yapıda çalışmıştı, bir iki kez hastalanıp işe gidemeyince, bu gibilerini köşe başlarından sayı hesabı götüren dayıların gözünden düşmüştü. Adam mı yoktu memlekette, onunla mı uğraşacaklardı!... Aksaray'da saatin önünde istemediğin kadar yapı işçisi... Sıradan say, al götür, tepe tepe kullan!...
Evet bir düzen gerekirdi, ulusça mutlu olmak için... Bu, sömürüye dayanmayan, başka ulusların bağımsızlığına, özgürlüğüne saygı göstermeyi öngören bir düzen olmalıydı! ,
"Doğdun doğalı ne oyun gördün, ne oyuncak! Uyu benim maviş kızım Dem geçecek, devran geçecek, Keloğlan murada erecek Sökülecek hasbahçenin çitleri Ağlayan nar gülecek!"
224 syf.
·
Puan vermedi
Tarihi roman sevenler için
Rıfat Ilgaz in kendi hayatindan sahnelerin de yer aldığı söyleniyor. Rıfat Ilgaz in hayatına, edebiyat kişiliğine, toplumcu gerçekçi yönüne bakarsak doğru olma ihtimali çok yüksek. Kitapta 1944 1945 yıllarında ülkenin ve dünyanın savaşın izlerini ne denli zor taşıdığını, toplumda yaşanan Almanya'yı destekleyen ve desteklemeyen; toplumun sıkıntılarını yazan ve Turancı yazan; hükümeti destekleyen ve desteklemeyen gazeteler gibi bir çok alanda yaşanan kutuplasmalari da anlatmış. Özellikle geceleri uygulanan siyah perde kullanarak yapılan karartmalar, gıda konusunda yaşanan sıkıntılar, belli dönemler uygulanan sıkıyönetim gibi akademik kaynaklarda pek bulamayacağımız toplumsal sıkıntıları da anlatmış. Bunun yanında Mustafa Ural ın şiir yazdığı ve öğrencilerin, çocukların yaşadığı gidasizlik sıkıntılarını, geçim zorluğunu yazdığı için tutuklanan ve ailesi dahil arkadaşlarına sığınmak için kaçamak bir hayat yaşamaya başlayan öğretmenin başından geçen olayları anlatmış.
Karartma Geceleri
Karartma GeceleriRıfat Ilgaz · Çınar Yayınları · 20094,451 okunma
Reklam
İnsan ilerde utanmamalı, yaptıklarından..
Bildiğim bir şey varsa ezilen halktan yana oluşum. Halkın çektiği sıkıntıların benim çektiklerime tıpatıp uygun oluşu. Kurtuluşumu da halkın kuruluşunda görüşüm...
"İstiyorum ki halk, kendi çektiklerinin ayrımına varsın. Bir kez halk yoksulluğunun ayrımına varırsa... Daha doğrusu halk, halk olarak kendi gücünün ayrımına varırsa... Kaderine öylesine razı olmuş görünüyor ki."
Bi üstün ırk meselesi
...Biz yeryüzünde üstün ırk tanımıyor, kendi ırkımızı değil de kendi ulusumuzu hiçbir ulustan üstün görmesek bile, hiçbir ulustan da aşağı görmüyorduk. Eğer bir ulus bugün başka bir ulustan daha üstünse bunun nedeni ne kafa çevresinde ne de kanındaki alyuvarlardaydı. Bu, bir ulusun egemen olma tutkusundan ileri gelmiyor muydu? Afrika'yı, Asya'yı, biraz da Avrupa'yı sömürü düzenine zorla sokmuş bir ulusun kölesi olmaya özenmek övünülecek bir şey miydi?
Sayfa 188 - Çınar yayınları, 19. Baskı, Haziran 2008, İstanbul.Kitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.