Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Karşıdüşünce

Fazıl Hüsnü Dağlarca

Karşıdüşünce Gönderileri

Karşıdüşünce kitaplarını, Karşıdüşünce sözleri ve alıntılarını, Karşıdüşünce yazarlarını, Karşıdüşünce yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Yılanlar, toplum yaşamalarında toprak yaşamalarından çokturlar: Toprakta on yıl yaşayan bir yılan, toplumda en az birkaç devrim evresinde yaşar. * Yaşlandıkça yavaşlarız. Peki, neden bu? Yılanlar yavaştırlar da on­ dan. Yaşlandıkça biraz yılanlaşırız da ondan.
Yılanlar da eşekler, köpekler, kurtlar; mandalar gibi insanların yalnız bir yönünü yaşarlar doğada. Güneşten kaçan yönünü, al­ datan yönünü. * Yılanlar en kişisel uzamalarımızdır. Bugünden yarına, ama daha gündüzsüz. Bu ekmekten öteki ekmeğe, ama daha ağzı açık.
Reklam
Işıklarda bizden önce, bizimle birlikte, bizden sonra bir yaşama vardır. Belki de bundan ötürü ışıklar güçlüdür. * Işıklar çekicidir. Belki de bundan ötürüdür ışıklara doğru gitme­miz. * Işıklar, görünmeleriyle yalnız kendi "yerlerini" değil, bizim "yer­lerimizi" de belli ederler.
Işık, görünürken bir "düşünce"dir. Usun da ısrarla başladığını an­latır bu. * Yurt karanlıklarında ışık nedir? Yurdun eski uygarlığı mı? Hayır. Yurdun doğa zenginliği mi? Hayır. Yurdun yeraltı değerleri mi? Hayır. Yurt karanlıklarında ışık, üzerindeki toplumdur. * İşte, gerçek bir toplumumuz olmadığı için yurdumuz karanlık.
Işık, karanlıkta kişinin ilk gördüğüdür. İlk gördüğü, ilk inandığı. * Karanlıktan niçin korkmaz kişi? Şundan: Her karanlıkta küçük küçücük de olsa ille de bir ışık vardır. * Işık, nice küçük ama nice küçük olursa olsun, kocaman ama ko­ caman bir karanlığı "belli" eder. * Işık, aydınlıktan öncedir.
İki türlü susmak vardır: ölü susmak, diri susmak. Sen, bütün bu ölü susanlar içinde, diriliğince sus. * Susmak yiğitçe değil, diyorsun. Yanlış. Asıl yiğitçe olmayan dinle­ memek değil midir? * Ağzı olanlar susmaz. Konuşur, bağırır, haykırır onlar. Ama aslolan susmaktır. Ağzı olanlar değil, düşüncesi olanlar susar.
Reklam
Sus. Ne diyorsun sen. Dallar iki mi? Dallarda on iki kuş mu var? Ormanın avcıları, hepsini hepsini toplamadan, sus. * Işık mı az? Ağır mı gök? Biraz ötelerde herkes kör mü? Sus. * Sus. Ağzı açık -belki de esnerken açık- bir fil, bir ayı, bir kurt gibi... Sus.
Belki de yitirdiğine açılmıştır yurdun eli. Günler, geceler, çağlar için, uygarlık için, yitirdiğine. * İşte avucunda kılıç, avucunda sapan. . . Avucunda birbirinin aklığı kocaman eller.
Aktır yurdun eli. Her gün ilk ışıklara ilkönce uzandığındanmıdır ne, aktır. * Aktır yurdun eli. Bir iyi umu içinde olduğundan, umduğundan. * Aktır yurdun eli. Ninelerin dedelerin gün görmüş bilgisinden, yeni doğanların gece görmemiş arılığından, aktır.
Köpekler çalışmazlar. Kuyruk salladıkları için çalışmazlar. * Köpek o. Ağzı açık, ağzı bir geçmişe açık, ölür o. * Köpekler özgür gibi görünürler, başına buyruk gibi görünürler. Ama acıktıkları yerde hangi kapıdan dayarlarsa o kapının köpeği olurlar.
741 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.