Beat edebiyatının, yer altı kültürünün beşiğinden beslenen bir yazarın gezi notları... Şehirler, sokaklar, sokakların canlı kültürü, dans eden anarşistler, evsizler, alkolikler, gün boyu porno film gösterilen salonlar... Ruhu Gun Club’ın müziğiyle yüklü... Halil Turhanlı, sulara gömülen şairlerin, John Berryman ve Hart Crane’in ardına düşüyor; Haliç kıyılarından Thames kıyılarına, Londra’dan San Francisco’ya, Glastonbury’den Beylerbeyi’ne sürükleniyor ve bize bir mucizeyi muştuluyor:
“Çayırağası Otobüsleri bir gün mutlaka Oz ülkesine gidecek, Halstead Sokağı Otobüsü bir gün mutlaka Florida’ya ulaşacak. Haydarpaşa’dan Georgia’ya elbette trenler kalkacak. Artaud’nun dediği gibi, ‘Mucizenin bir gün gerçekleşmemesi mümkün değil.”