Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Osmanlı Tarihi

Kayı 4: Ufukların Padişahı Kanuni

Ahmet Şimşirgil

Kayı 4: Ufukların Padişahı Kanuni Sözleri ve Alıntıları

Kayı 4: Ufukların Padişahı Kanuni sözleri ve alıntılarını, Kayı 4: Ufukların Padişahı Kanuni kitap alıntılarını, Kayı 4: Ufukların Padişahı Kanuni en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ey Muhibbi sakın aldanma cihanın àlına Şöyle tut kendüni kim şark ehlinün dârâbidur. ** ** Bu dünyanın hilesine aldanmamak gerekir. Çünkü o, savaşçılar için bir meydandr.
Sayfa 343 - Kanuni Sultan SüleymanKitabı okudu
Karıncanın Hakkı
Bir dönem Gülhane bahçesindeki meyve ağaçlarını karıncalar sarmış ne yaptılarsa mâni olamamışlardı. Bunun üzerine Sultan Süleyman, Şeyhülislam Ebussuud Efendi'ye karıncaların öldürülmelerinin caiz olup olmadığı konusunda şöyle bir sual sorup gönderdi. **** Dirahti ger sarmış olsa karınca Zarar var mi karincayı kırınca? **** Eh Ebussuud Efendinin de Kanunîden aşağı kalacağını düşünmek hayal olurdu. Sualin cevabı padişahın eline şu şekilde ulaştı. Yarın Hakkın divanına varınca Süleymandan alır hakkın karınca
Sayfa 325 - Kanuni Sultan SüleymanKitabı okudu
Reklam
Bir dönem Gülhane bahçesindeki meyve ağaçlarını karıncalar sarmış ne yaptılarsa mani olamamamıșlar. Bunun üzerine Sultan Süleyman, Șeyhülislam Ebussuud Efendi'ye karıncaların öldürülmelerinin caiz olup olmadığı konusunda şöyle bir sual sorup gönderdi. "Dırahtı ger sarmış olsa karınca Zarar var mı karıncayı kırınca?" Eh Ebussuud Efendi'nin de Kanunî'den aşağı kalacağını düşünmek hayal olurdu. Sualin cevabı padişahın eline şu şekilde ulaşır. "Yarın Hakk'ın divanına varınca Süleyman'a alır hakkın karınca"
ŞEHZADELER GÜZİDESİ...
Sakın aldanma cihâna olmasın sende gurur Ne kadar devlet bulursan kendözüni eyle mûr Her ne denli derd iü mihnet kim gele eyle kabûl Hic işitmedin mi kim dünya değil cây-i sürûr Eyleme kibr ü hased merdüd olan seytana bak Zühdüne dayanma gel gör noldu Belâm-ı Bâur Sabr kıl kim sabr ile derler koruk helva olur Gitmesin hergiz dilinden zikrin olsun yâ Sabûr Çirk-i dünya ile olmuştur mülevves bu gönül Cehd kıl tevhid ile anın yerine dola nûr Tac ü taht ü zûr-i bâzû Muhibbi bakma gel Hiç bilir misin ki şimdi kandedir Bahrâm-i Gûr" (Şiirin açıklaması sayfa 182 de...)
Sayfa 181 - Kanuni Sultan Süleyman HanKitabı okudu
Hoştur bana senden gelen Ya hil'at yahut kefen Ya gonca gül yahut diken Kahrın da hoş lütfun da hoş
Sayfa 338 - Timaş Yayınları, 10. Baskı (2013)Kitabı okudu
Doğduğu zaman,Süleyman ismi,Kur'ân-ı Kerim açılarak verildi. Neml sûresi otuzuncu âyet-i kerimesinde geçen Hazret-i Süleyman'ın isminden alındı.
Sayfa 308Kitabı okudu
Reklam
Bî-vefâ yârin Muhibbî cevrini ma'zûr tut Yârsız kalır cihânda ayıpsız yâr isteyen
Sayfa 310 - Timaş Yayınları, 10. Baskı (2013)Kitabı okudu
Adam tanımakta ve mühim makamlara o makamı en iyi dolduracak şahsı seçmekte büyük bir kabiliyeti olduğu bilinen Kanuni, Barbaros'un deha sahibi bir denizci olduğunu ilk bakışta anlamıştı. Hele birlik beraberlik yolunda attığı adımlara ve bağlılığına meftun olmuştu. Koca Cezayir ülkesinin tapusunu, İspanya'ya kan kusturan kudretli donanmasını en mütevazı bir tavırla önüne sermesi ve yıllardır yetiştirmiş bulunduğu kudretli Türk denizcilerini hizmetine sunması gerçekten her türlü takdirin üzerindeydi. Kanuni Sultan Süleyman bu büyük Türk denizcisini her türlü iltifatlara layık gördü.
Sayfa 89
Yarin muhteşem endâmını görünce bazıları ardıç ağacına, bazıları da elif harfine benzetti. Aynı şeyi söylemek istiyorlar tabii amma, üslûp âlimde başka câhilde başka olmaktadır. Yani herkes meşrebince ifade ediyor
Hatta bu vesile ile aynı yıllarda Osmanlı Veziriazamı İbrahim Paşa'nın Irakeyn seferindeki tutumu ile imparatorun davramşını Hammer şöyle mukayese etmektedir: "Veziriazamın metin iradesinin gücü, padişahın gıyabında Tebriz ve Bağdad'ı tahrip ve yağmadan muhafaza ederken halbuki imparatorun zaafı, muzafferiyetini kıymetli kütüphanelerin mahvı ve otuz bin masum kurbanın idamıyla kirletmiştir."
Sayfa 106
Reklam
Hem Irak-ı Arab ve hem de Irak-ı Acem fethedildiği için iki Irak seferi manasına Kanuni'nin bu seferine "Irakeyn Seferi" denilmiştir. Bu seferle birlikte, Safeviler Arab âleminden tamamen atılıyor ve Irak-ı Arab dört asır için Osmanlı Devleti sınırları içerisine dahil edilmiş oluyordu.
Sayfa 103
Kanuni ile şair Nev'i arasındaki şiir atışması
Bir gün kanuni Sultan Süleyman ile şair Nev'i arasında kırgınlık hasıl olmuş ve Sultan Süleyman onu bursaya sürmüştür bir zaman sonra ise bu kıymetli şaire haber gönderirken maksadını da şairce bildirmiştir. "Bâki bed Bursa'ya red Nefy-i ebed Azm-i bülend" Şair Nev'i den ise ustaca bir karşılık olarak; "N'ola kim Nefy-i ebed azm-i bülend oldunsa ey bâki Bilesin ki cihân mülkü değil Süleymân'a bâki Şaha! Azminde isbâtı tehevvür eyledin ammâ Buna çarh-ı felek derler, ne sen bâki ne ben bâki"
Sayfa 342Kitabı okudu
...Türkler ve onun idarecileri olan Osmanlılara karşı yoğun bir karalama furyası başlayacaktır. Fakat bu rasgele ve dikkat çekici bir tarzda değil, son derece usulüne uygun olarak yapılacaktır. Hatta bunun için önce gereğinden fazla övülecek ve ardından satır aralarına asıl mesajlar sıkıştırılacaktır. .... Kanuni hakkında eser veren Batılılar için birinci kaynaklar hep Venedik elçilerinin raporları olacaktır. Ne gariptir ki bu eserlerin adları son derece cezbedici olarak "Büyük Türk", "Muhteşem Süleyman", "Yenilmez Türk" şeklinde olurken, içeriği ise bir komplo, entrika ve cinsellik tarihini andıracaktır. Nitekim günümüzde de " Muhteşem Yüzyıl" diyerek Kanuni dönemini anlattığını ifade edenler, kaynak olarak Venedik elçilerinin raporlarına baktıklarını ifade edeceklerdir.
Sayfa 15 - Timaş Yayınları
Cihan mülkine şah olmak gerekmez bana âlemde Muhibbî kapuna hizmet eder kemter âbid olsun |Bu cihan mülküne padişah olmaktansa -zira bu mülk sahtedir, seraptır- sevgilinin kapısında hizmet eden itibarsız kul olmak daha iyidir.|
331 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.