Daha açık bir ifade ile çoğu kadın kendilerine toplumsal olarak yasaklanmış, erkek nüfusunun yoğun olduğu yerlere gitmeyi ve geç saatlerde sokaklara çıkmayı "zaten istemezler", çünkü "normal" olan budur.
Birinin var olmasından, ister bir zamanlar yaşamış olsun, ister hala hayatta olsun, yalnızca var olmasından, bu dünyaya gelmiş olmasından sevinç duymak... Gerçek, bulanmamış sevginin göstergesi bu olabilir miydi?
Burada, bu küçük alanda olağan dünyanın dışındaydı, hiçbir şeyin onu sarsamayacağı bir uzaklıktan, usulca, bir bekleyiş gibi devinen kendi dünyasının içinden seyrediyor, dinliyor, izliyor, bir otun titreyişi gibi usulca kımıldıyordu.