Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Casanova, Stendhal, Tolstoy

Kendi Hayatının Şiirini Yazanlar

Stefan Zweig

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Proust ve hafızamız
Marcel Proust, hafızamızın, olup bitenleri değiştirme eğilimi ile ilgili daha çarpıcı bir örnek vermektedir bize: Gençliğinde, komedyen Berma'yı en ünlü rollerinden birinde nasıl gördüğünü anlatmaktadır. Daha onu tanımadan önce, hayalinde canlandırmıştır; ama onu görünce bu imaj tamamen ortadan kaybolmuş ve doğrudan doğruya duyularından edindiği izlenimlerle karışmıştır; bu izlenimler ise yanında oturan kişinin görüşleriyle karışarak daha bulanık bir hal almıştır; ertesi gün gazetelerde çıkan eleştiriler imaja daha çok gölge düşürmüş ve şeklini bozmuştur. Birçok yıllar sonra, aynı aktrisi aynı rolde tekrar gördüğü zaman, kendisi de o da zamanla değiştiği için, ilk ve -gerçek- izlenimin hangisi olduğunu hatırlamayı başaramamıştır. Proust'un hikayesi, hatıralarımıza güvenemeyeceğimizi gösteren tipik bir örnek olarak görülebilir: Görünüşte her türlü gerçeğin kesin ölçüsü olan hatırlama gücümüz, aslında gerçeğin düşmanıdır. Çünkü bir insan, kendi hayatını anlatmaya başlamadan önce, kendi içerisinde, olup bitenleri yeniden canlandıracak yerde yaratmaya çalışan bir organ işe karışır; hafızamız.
Sayfa 34 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, e-kitap (Önsözden)Kitabı okudu
Tolstoy
"Hepimiz gibi, aynı dayanıksız çamurdan yoğrulmuş, aynı dünyasal kusurlara sahip olan, ama bu kusurlarını çok daha derinden bilen ve bu yüzden daha çok acı çeken bir insandı."
İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Edebi bir eser, ancak bize hayal ürünü bir eser olduğunu unutturduğu ve gerçeğin ta kendisiymiş gibi geldiği zaman kusursuzluğa ulaşmış demektir. Tolstoy'da bu yüce yanılgı sık sık gerçekleşir. Anlattığı şeyler somut gerçeğin renklerine öylesine bürünmüşlerdir ki, onların hayal ürünü olduğunu ve kahramanlarının gerçek olmadığını düşünmeye hiçbir zaman cesaret edemeyiz. Tolstoy'u okurken, açılmış olan bir pencereden gerçek dünyaya bakmaktan başka bir şey yapmadığımız izlenimine kapılırız.
Sayfa 343 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, e-kitapKitabı okudu
çünkü ancak belli bir amaçla hareket etmeyen bir insan, böylesine kaygısız bir içtenliğe ulaşabilir ve yalnızca ilkel ve tabii şeylerde rastlanabilen bir özelliğe sahip olabilir
Bir insan, gerçeği beceriksizce ve kaba saba bir şekilde değiştirdiği sürece söylediği yalanlar ustalıktan yoksundur ve kolayca ortaya çıkarılabilir. Oysa ince zekalı biri söz konusu olduğu zaman, yalanlar da daha ince, daha ustalıklı bir hal alırlar ve artık ancak bir psikolog tarafından fark edilebilirler; bu durumda en aldatıcı, en cüretli şekillere bürünebilirler ve en tehlikeli maskeleri de, her zaman, sanki doğrunun ta kendisiymiş gibi görünmüş olmalarıdır. Yılanlar nasıl taşların ve kayaların altındaki gölge yerlerden hoşlanırlarsa, yalanlar da daha çok, görünüşte kahramanca olan, acıklı, büyük itirafların gölgesine sığınırlar.
Sayfa 30 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, e-kitap (Önsözden)Kitabı okudu
Bütün eserlerde ve bütün çağlarda hiç durmadan tekrarlanan acı bir çatışma: Sanat eserine daha fazla bir otorite kazandıran şey, yani belli bir inanca ulaşmış olma ve başkalarını da ikna etme isteği, çoğu zaman sanatçının zararına oluyor. Gerçek sanat bencildir; kendisinin ve kendi gelişmesinin dışında hiçbir şey tanımaz ve gerçek bir sanatçı, eserini adamış olduğu insanlığı değil, yalnızca eserini düşünmelidir. Bunun içindir ki Tolstoy da, hiçbir acıma duygusunun etkisi altında kalmadan ve bu yüzden yolunu şaşırmadan, kayıtsız ve acımasız bir şekilde, objektif ve yanılmaz bir gözle, duyuların dünyasını işlediği sürece, sanatçı olarak en büyük değeri taşımaktadır. Acıyan, merhamet eden, eserleriyle yardım etmek, düzeltmek, yöneltmek ve bir şeyler öğretmek isteyen biri haline gelir gelmez, sanatı, insana heyecan veren gücünü yitirmekte ve kendisi de, alınyazısı gereğince, yaratmış olduğu kişilerden çok daha acıklı bir duruma düşmektedir.
Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, e-kitap (Çevirmen: Ayda Yörükan)Kitabı okudu
Reklam
Çevresini hep yabani, görgüsüz insanlar sarmış, Fransızca ya da İtalyanca konuşabilecek, Ariosto ve Jean-Jacques'dan söz edebilecek hiç kimse yok
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.