Kendine Ait Bir Oda
Virginia WoolfKendine Ait Bir Oda Gönderileri
Kendine Ait Bir Oda kitaplarını, Kendine Ait Bir Oda sözleri ve alıntılarını, Kendine Ait Bir Oda yazarlarını, Kendine Ait Bir Oda yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"pencerenin önündeki kanepesine kurulduğunda arkadaşlıklar ve kendi gibi insanlarla birlikte olmalar ne kadar minnet edilesiydi!"
"...çünkü kadınlar, arkasında yatan belli bir neden yoksa her türlü ilgiden çok kuşkulanır,gizlenme ve bastırmaya öyle alışkındırlar ki, kendilerine çevrilen bir bakış karşısında hemen kaçmaya hazırlanırlar."
İmgesel olarak kadın son derece önemlidir, gerçekte ise tamamen önemsiz.
Virginia Woolf’un denemelerinden oluşan Kendine Ait Bir Oda, toplumsal cinsiyet ve kadınların yazıya gönül vermesinin önündeki engeller üzerine yazılmış bir manifesto niteliği taşıyor: “Düşünsel özgürlük maddi şeylere bağlıdır. Şiirse düşünsel özgürlüğe bağlıdır. Ve kadınlar her zaman yoksuldu. Hem de yalnızca son iki yüz yıl için değil, tarihin başından beri yoksullar. Kadınlar, Atinalı kölelerin oğullarından bile daha az düşünsel özgürlüğe sahip olmuşlardır. O halde, kadınların zerre kadar şiir yazma şansı olmamıştır. İşte bu nedenle paranın ve insanın kendine ait bir odasının olmasının önemini bu kadar vurguladım
Kendine Ait Bir Oda
Virginia Woolf
‘Gerçeklikle’ kastedilen nedir ?
Gerçeklik kâh tozlu bir yolda, kâh buruşturularak sokağa atılmış bir gazete parçasında, kâh güneşin altındaki nergiste bulunacak çok değişken ve gördüğünüzde kalıcılığına güvenemeyeceğiniz bir şey olsa gerek.
Bilinçli önyargıyla kaleme alınan her şey unutulup yok olmaya mahkumdur.
İnsan habire ‘ama’ deyip durmamalı.
İnsanda, en büyük doyumu, en eksiksiz mutluluğu erkek ile kadının birliği sağlar teorisini yeğleyen ve akıldışı gelse dahi kökü derinlere uzanan bir içgüdü vardır.
Bir kitap ucu ucuna birleştirilmiş cümlelerden değil, eğer benzetmenin bir faydası olacaksa kemerler ya da kubbeler halinde kurulmuş cümlelerden meydana gelir.
Başarı gayret sarf etmeyi şart kılıyor, alışkanlık başarıyı kolaylaştırıyordu.
Bir erkeğin zihnini ağırlığı, temposu ve adımları kadınınkilere hiç benzemez ve kadınların onlardan bir şeyler kapmasınıda imkansızlaştırır.
1828 yılında genç bir kadının:
Kütüphanelerinizi dilediğiniz şekilde yüzüme kilitleyin; zihnimin özgürlüğünü hiçbir kapıyla, hiçbir kilitle, hiçbir sürgüyle engelleyemezsiniz.
Değerlerin farklılığı her yerde ve çok incelikli biçimlerde varlığını muhafaza ediyor.
İnsan yazılanı önünde görüp de düşüncesinin hayat bulduğunu anlayınca heyecanla bağırır.
Bir romancıdan bahis açıldığında dürüstlüğün aklımıza getirdiği, hakikatı yazdığı kanısını bizd taşımasıdır.