Kitabı elime aldığım zaman tarafsız bir tarih kitabı okuyacağımı sanmıştım. Özellikle 1938’den sonraki dönemden sonrasında savunduğu ideolojiyi parlatmış, eksiklerini görmezden gelmiş veya bahsetti ise de bahanesini sunup, şartların öyle gerektiğinden vs bahsetmiş. Karşısında bulunduğu ideoljiyi ise fazlasıyla yermiş, olumlu yanlarını üstünkörü söyleyip geçmiş. Tarih bilmesek inanacağız :) Yazarın ideolojisine uygun olan kısımları daha öne çıkarmasa çok daha güzel olurmuş.
Kitap genel hatlarıyla Türkiye tarihi hakkında Hunlardan başlayarak günümüze kadar gelmesine rağmen daha çok Osmanlının son dönemleri, Cumhuriyetin kuruluşu ve sonrasından günümüze kadar olan olayları ele alıyor.
Okullarımızda yakın Türkiye tarihi ile ilgili eğitim verilmiyor maalesef bana göre de asıl verilmesi gereken kısımlardan bir tanesi. 1938 den sonraki kısmı göremiyoruz. Ben kpss çalışırken ve daha sonra kendi araştırmalarımdan öğrenmeye çalıştım. Kpss nin bana en büyük katkılarından birisi yakın tarihimizi öğrenmek oldu.
Kitabın bana en büyük katkısı 1960 lardan sonra Türkiye’nin siyasi açıdan ne kadar istikrarsız ve başarısız olduğunu tekrar idrak etmem oldu sanırım. O kısımları okurken çokça üzüldüm ve sinirlendim.
Adı gibi "kısa" bir tarih kitabı. Akıcı ve akılda kalıcı bir şekilde, duru bir Türkçe ile anlatmış. Genel Türkiye tarihi hakkında bilgi sahibi olmak adına okunabilecek bir kitap. Tekrar söylüyorum taraflı yazılmış bir kitap. Sadece bu kitaptan okuyarak doğru bir tarih okuması yapmış olmazsınız.
Kitapla kalın, keyifli okumalar…