Komik Bir Hikaye kitaplarını, Komik Bir Hikaye sözleri ve alıntılarını, Komik Bir Hikaye yazarlarını, Komik Bir Hikaye yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Günlerin bu şekilde üstesinden geliyordum.
intihar edebileceğimi bilerek.
Odama gidip yatarken giyecek bir şeyler buldum sonra da ölmek için bir iki parça kıyafet ayarladım.
Ned Vizzini'nin 2004 senesinde depresyondan ötürü hastaneye yatırılışından ilham aldığı; depresyona, ergen psikolojisine ve ruhsal sorunlara değinen ortalama bir kitabı. Kendisinin kitabından uyarlanan "Be More Chill" isimli müzikali sevdiğim için kitaplarını almak istemiştim, Türkçe çevirisi olan tek kitabı bu diye yıllar önce almış ve unutmuşum. Geçenlerde karşıma çıkmasıyla artık okumaya karar verdim. Kitap günlük bir dile ve sade bir anlatıma sahip olduğu için okuyacak çok vakit bulamama rağmen üç günde bitti.
Kısaca hayatını iyi bir liseye girmeye adayan Craig isimli arkadaşımız istediği liseyi kazandıktan sonra aslında bu lisede okuyacak kadar zeki olmadığını ve sadece çok çalıştığını fark ediyor. Bu durum, yoğun okul temposu ve sosyal hayattaki başarısızlığı kendisinü depresyona, yeme ve uyku bozukluklarına ve en sonunda intihara sürüklüyor. Bir gece Brooklyn Köprüsü'nden atlama kararı alıyor, sabahında bunu yapmak için uyandığında ise bu düşünceden kurtulmak için Acil İntihar Hattı'nı arayarak kendi isteği ile psikiyatri kliniğine yatıyor. Kitapta Craig'in psikiyatri kliniğinde yattığı beş gün içindeki deneyimleri ve endişeleri ile yüzleşmesi anlatılıyor.
Eğlenerek okuduğum bir kitap oldu.
15 yaşındaki Craig Gilner'ın en zorlu liselerden birini kazanmasıyla başlayan depresyonla mücadelesini ve psikolaga gidip ilaç kullanımına başlar ama her şey daha da kötüye gidince kendini öldürmeye karar verir. Ne yapacağını bilmeyen Craig acil servise gider ve kendi yaşından büyük olan bir psikiyatri kliniğine yatırırlar. Depresyon sürecini klinikte yaşadağı olayları okuyoruz.
Manhattan’da berbat bir dairede yaşıyorduk. O sırada, evin berbat olduğunu bilmiyordum; henüz daha iyi bir eve taşınmamıştık ve karşılaştırma şansım yoktu. Ama borular açıktan geçiyordu. Hoş değildi. Çocuğunu boruları açıktan geçen bir evde yetiştirmeyi kim ister ki?
“Bütün gün bilgisayar oyunu mu oynamak istiyorsun?”
“İzlesem de olur. Kendim olmayayım yeter. Uyumak olur, bilgisayar oyunu oynamak, bisiklete binmek ya da ders çalışmak. Beynim işe karışmasın. Önemli olan bu.”
Genç olduğum, kıvrak bir zekâya sahip olduğum; öğretmenlerimin muazzam bir gelecek vadettiğimi söyledikleri ve gerçekten de muazzam bir gelecek vadettiğim; dünyanın beni heyecanlandırdığı ve kafam çalıştığı için sınıfta söz alıp konuştuğum eski günlere dönmeyi.