Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Komünist Manifesto ve Komünizmin İlkeleri

Karl Marx

Komünist Manifesto ve Komünizmin İlkeleri Gönderileri

Komünist Manifesto ve Komünizmin İlkeleri kitaplarını, Komünist Manifesto ve Komünizmin İlkeleri sözleri ve alıntılarını, Komünist Manifesto ve Komünizmin İlkeleri yazarlarını, Komünist Manifesto ve Komünizmin İlkeleri yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
1
"insanların varlığını belirleyen şey, bilinçleri değildir; tam tersine, onların bilincini belirleyen, toplumsal varlıklarıdır"
Sayfa 47 - SOL YayınlarıKitabı okuyor
... çünkü bu toplumda çalışanlar hiçbir şey edinmiyorlar, bir şeyler edinenler ise çalışmıyorlar.
Reklam
Her ülkenin proletaryası, kuşkusuz, her şeyden önce kendi burjuvazisiyle hesaplaşmalıdır.
Ama bir sınıfı ezebilmek için, ona hiç değilse kendi kölece varoluşunu sürdurebileceği belirli koşulların sağlanması gerekir.
Ulusal baskı sürdüğü sürece, hiçbir ülkenin işçi sınıfı kendisini kurtaramazdı.
Bir başka halkı köleleştiren bir halk, kendi zincirlerini döver.
Reklam
Bir ulus, aynı zamanda başka ulusları ezmeyi sürdürerek özgür olamaz.
Toplumun egemen maddi gücü olan sınıf, aynı zamanda egemen zihinsel güçtür.
İnsanların varlığını belirleyen şey, bilinçleri değildir; tam tersine, onların bilincini belirleyen, toplumsal varlıklarıdır.
Eleştirel-ütopik sosyalizmin ve komünizmin önemi, tarihsel gelişmeyle ters orantılıdır. Modern sınıf savaşımının gelişmesi ve belli bir biçim alması oranında, savaşımdan bu hayali ayrı kalış, ona yapılan bu hayali saldırılar bütün pratik değerlerini ve bütün teorik haklılıklarını yitiriyor. Dolayısıyla, bu sistemlerin kurucularının birçok bakımlardan devrimci olmalarına karşın, bunların öğretileri, her keresinde, salt gerici tarikatlar kurmuşlardır. Bunlar, proletaryanın ileriye doğru tarihsel gelişimi karşısında sıkı sıkıya ustalarının eski görüşlerine sarılıyorlar. Dolayısıyla bunlar, durmadan, sınıf savaşımını köreltmeye ve sınıf karşıtlıklarını uzlaştırmaya çabalıyorlar. Bunlar toplumsal ütopyalarını, yalıtılmış “phalanstéres” yaratmayı, “Home Koloniler” kurmayı, bir “Küçük İkarya” – -Yeni Kudüs’’ün küçük boy baskıları– kurmayı deneyler yoluyla gerçekleştirme düşü görüyorlar ve bütün bu düşlerini gerçekleştirmek için burjuvazinin duygularına ve keselerine seslenmek zorunda kalıyorlar. Bunlar giderek yukarıda betimlenen gerici [ya da] tutucu sosyalistler kategorisine düşüyorlar ve onlardan ancak daha sistemli olan bilgiçlikleriyle ve kendi toplum bilimlerinin mucizevi etkilerine olan bağnaz ve batıl inançlarıyla ayrılıyorlar. Bunlar, bu yüzden, işçi sınıfından gelen her türlü siyasal eyleme şiddetle karşı çıkıyorlar; bunlara göre bu tür eylem, ancak, yeni incil-i Şerif’e olan kör inançsızlıktan ileri gelebilir. İngiltere’de ovıncılar çartistlere Fransa’da da furiyeciler Réformist’lere karşıdırlar.
Reklam
Komünizme karşı dinsel, felsefi ve genel olarak ideolojik açıdan yöneltilen suçlamalar, ciddiye alınıp incelenmeye değmez. İnsanın düşüncelerinin, görüşlerinin ve kavramlarının, tek sözcükle, insanın bilincinin, maddi varlığının koşullarındaki, toplumsal ilişkilerindeki ve toplumsal yaşamındaki her değişmeyle birlikte değiştiğini kavramak için derin bir sezgiye gerek var mıdır? Fikir tarihi, zihinsel üretimin, maddi üretimin değişmesiyle birlikte değiştiğinden başka neyi tanıtlar ki? Her yüzyıldaki egemen düşünceler hep o yüzyılın egemen sınıfının düşünceleri olmuştur.
kişinin bir başkası tarafından sömürülmesine son verildiği ölçüde, bir ulusun bir başkası tarafından sömürülmesine de son verilmiş olacaktır.
Özel mülkiyetin kaldırılmasıyla her türlü çalışmanın duracağı ve genel bir tembelliğin kök salacağı itirazı öne sürülmüştür. Ona bakılırsa, burjuva toplumun aylaklık yüzünden çoktan yerlebir olması gerekirdi; çünkü çalışanlar hiç bir şey edinemiyorlar, bir şeyler edinenler ise çalışmıyorlar. Bu itiraz bütünüyle, sermaye olmayınca artık ücretli emeğin de olamayacağı safsatasının bir başka ifadesinden ibarettir.
Komünizm kimseyi toplumun ürünlerini mülk edinme gücünden yoksun bırakmaz; yaptığı tek şey, onu, böyle bir mülk edinme aracılığıyla, başkalarının emeğini boyunduruk altına alma gücünden yoksun bırakmaktır.
Burjuva toplumda, geçmiş, bugüne egemendir; komünist toplumda ise, bugün, geçmişe egemendir. Burjuva toplumda, sermaye, bağımsız ve kişiseldir, oysa yaşayan birey bağımlıdır ve kişisel değildir. Ve bu durumun kaldırılmasına, burjuvazi, kişiselliğin ve özgürlüğün kaldırılmasına diyor! Ve haklı da. Burjuva kişiselliği, burjuva bağımsızlığı ve
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.