Köpekler Alçaktan Uçar
Bulgar yazar Alek Popov’un “Köpekler Alçaktan Uçar” kitabı ile bir yolculuk sırasında karşılaştım. Daha önce Bulgar bir yazar okumadığımı fark etmiştim, ama daha çok kitabın adının arkasında yatanı merak etmiştim aslında. Böyle bir isme sahip kitabın içinden ne çıkabilirdi acaba? Konu ilginç olduğu kadar, “ne saçma şeyler yapıyor insanlar” dedirtti bana. Her birimiz hayatta pek çok saçmalık yapıyoruz/yaşıyoruz oysa. Zor olan, saçmalığı yazabilmek belki de. Saçma bir şeyi yazmaktan ciddi, önemli, hayati konuları yazmak daha kolaydır sanırım. Saçmalığı kolay kolay derleyip toparlamak güçtür çünkü. Bakın Alek Popov ne diyor bu eserinde: “Yardıma layık olanlar ender olarak yardım için yalvarırlar. En layık olanlar - asla!” (s.90)
Şirketler aile gibidir: Birlikte yaşamak için optimal süre 15 yıldır. Daha sonra partnerler düşmanlık ve acı biriktirir, sonunda birbirlerinden öyle nefret etmeye başlarlar ki bilinçaltlarında birbirlerini yok etme yollarını aramaya başlarlar.
Her ticaret işinin karanlık tarafı da var. Uygun olmayan bir anda aydınlatılırsa her şirketi perişan edebilir. Arabayı ters çeviren çakıllardan söz ediyorum.
Her yaşam benzersizdir. Tekrarlanması, ne iyi ne de kötü amaca yönelik olsa da imkansızdır. Biz kendimizi bu yaşamda ne ölçüde tanıyabiliyorsak, ders de o ölçüde ortaya çıkar ancak.