Korkudan Korkmak
Aziz NesinKorkudan Korkmak Gönderileri
Korkudan Korkmak kitaplarını, Korkudan Korkmak sözleri ve alıntılarını, Korkudan Korkmak yazarlarını, Korkudan Korkmak yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bireysel kaynaklı korku her dönemde yaşanmıştır. Toplumsal kaynaklı korkudan korku sınıflı toplumlarda vardır.
Birey kendi özel cezaevinin gönüllü tutuklusudur.
Türkiye’de insanlar hemen her alanda aldatılarak yönetilmektedir
Türkiye dünyada ençok yasağın bulunduğu ülkedir, ama aynı zamanda dünyada ençok yasakların çiğnendiği ülkedir de Ne denli çok yasak konulursa, o denli de çok yasak çiğnenecek demektir.
Efendim, şunu gayet açıklıkla, komplekssiz olarak ileri sürmemiz şart: Türkiye’de adalet yoktur. Sosyal adalet hiç yoktur. Türkiye’nin ana yapısında faşist eğilimler egemendir. Gelirler ve bölgeler arasında dengesizlik vardır. Bu nedenle 17 yaşındaki gençler bu adaletsiz tabloyu görünce büyük öfkeye kapılıyorlar.
Beni devlet besliyor, okutuyor, yetiştiriyordu; öyleyse ben devlete borçluydum. Çok sonraları, soyut bir kavram olan devletin, hükümet gibi, meclis gibi, başkanlık gibi kurumlardaki insanlarda somutlaştığını anladım. Devlet diye somut bişey yoktu; devleti devlet kurumlarındaki kişiler simgeliyordu. Benimse bu kişilere hiçbir borcum olamazdı, çünkü onların verdiği parayla okumuyordum. Onlar para vermiyor, tersine, onlar da benim gibi para alıyordu. Asıl parayı verenin, beni okutup yetiştirenin halk olduğunu, kendisi ve çocukları okuyamayıp beni okuttuğunu anladığım zaman liseyi bitirmiştim.
Salt insanları değil, gelenekleri, tabuları, yasaları, görenekleri, verilmiş yargıları, herşeyi eleştirmelisiniz. Eleştirmek her zaman haklı olduğunuz anlamına gelmez. Ama bişeyi eleştirdikten sonra benimserseniz, neyi, niçin kabul etmiş olduğunuzu bilirsiniz. Eleştirinin amacı eleştiri değil, doğruyu bulmaktır
Bizler bana dokunmayan yılan bin yaşasın dedikçe yılanların bize dokunmalarını hak ediyoruz, demektir.
Aslında sermaye ödenmemiş emekten başka bir şey değildir. İşçinin alınterinin birikimidir.
Türk insanının üretmen olmadan tüketmen olarak yetiştirilmesi, Türkiye’nin dışa bağımlılığını gösterir ve bu dıştaki parlak cilalı görünüşe karşın, özde geriye doğru gidişin başlangıcıdır.”
Korku orta direği pasif ve yılgın bir hale getirmiştir. Geleceğinden emin olmadığı için karamsardır. Yine de düşleriyle ve umutlarıyla yaşama sıkı sıkıya sarılmıştır.
Korku bir tek şeye yenilir: Bilgi ve mücadele.
Korku bir tek şeyle yenilir: bilgi ve mücadele
Yurdumuzu seviyoruz. Halkımızı seviyoruz. Halklarımızı sömürenleri sevmiyoruz. Herşey gözler önünde olduğundan saldıran kurdu görüyoruz ve bu yüzden korkudan korkmuyoruz ve korkudan korkmadığımız için de dilimiz tutulmayacak ve konuşmasını hiç unutmuyacağız.
Birey kendisine yabancılaşmış ve kendisinin yabancılaştığı toplumsal güçlerin kendisini ezmesinden, baskı altında tutmasından korkar.
Birey kendisine yabancılaşmış ve kendisinin yabancılaştığı toplumsal güçlerin kendisini ezmesinden, baskı altında tutmasından korkar.