Bir medeniyet kendi tarihi sembollerini kaybettiğinde, onların yerine gelenlerle hiçbir şekilde tatmin olup mutlu olamaz.
Bu aslında tam bir boşalma halidir, toplum ve o medeniyet bu şekilde bir "hiç" olur."
Serhat Hocanın tüm kitaplarını neredeyse okumaya gayret ediyorum, her bir satırı ben için çok kıymetli çünkü o kadar belli ki araştırma yaptığı kaynakları taradığı ve ortaya bir tez koyduğu.
Bu tür kitapları çok okurum ve ortak gördüğüm genel içerik şudur ki kitaplardan taramalar yapıp ortaya yeni bir kitap çıkar.
Serhat hoca ise Kuranı Kerim ve Müştak Baba şiirlerini okuyup ebced hesabına dayandırarak ortaya henüz oluşmamış olaylarla ilgili tarih vererek çıkarımlarda bulunur ve kendince mantıklı yeni tezler ortaya koyar.
Her pazartesi ve salı canlı yayında zaten kendisini takip ediyorum.
Bu kitabı yaratılıştan bugüne aslında tüm olayların çıkış noktası nedir? Diye soranların okuması gereken bir kitap olarak değerlendirebilirim.
Kozmik SatrançSerhat Ahmet Tan · Şira Yayınları · 201487 okunma
"Günümüzden gelecege dogru baktigimizda,
israilogullarinin etken faktör olabilecegini
görüyoruz. Örnegin; Müslümanlara bir rehber
olarak gönderilmis olan Kur'an'da baskin anlatim israilogullardir. isra suresi ve diger bir çok surede Müslümanlara hitap edilir ama
anlatilan israilogullaridir.
"Eger misal alemindeki herhangi bir cisim, nesne ya da canli, bizim içinde yasamakta oldugumuz alemdeki koypasiyla karsilastinilacak olursa, ora-
dakine göre bizdekinin yüz bin kat perdeli ol-duju açikça görülecektir.
Bilinçalti dedigimiz yer, insanin içinde degildir. Bura-lara sigacak bir sey degildir çünkü. Hatta bizim içinde yagadigimiz sonsuz alem bile onun yaninda bir damla gibi kalir. Bilinçalti, alemleri kapsayan soyut bir alemdir.
Yazarının kafasının karışıklığı kitaba tümüyle sirayet etmiş. Kur’an-ı Kerim’den pek çok alıntı yapan birinin Kur’an-ı Kerim’i okumaması, okuduysa anlamakta zorlandığını kitaplarına yansıtması net olarak anlaşılmakta. Mesele araştırmacı yazar olma çabasında değil buna saygı duyuyorum. Fakat araştırmaya yönelen kişinin neleri nerelerde araması gerektiğini öngörebilecek zekaya ve ulaşıp bulduklarını alıp kavrayabilecek hafıza kapasitesine ihtiyacı vardır. Kısacası akıl yetersiz olduğunda fazla bilgiye ulaşmak her zaman olumlu sonuç doğurmaz. Bakın şimdi, Hz. Adem (a.s) yazara göre dişi. Bu Kur’an-ı Kerim’e göre Peygamber olduğu sabit birine yakışıksız bir itham ve Hz. Muhammed (s.a.v) in kendisi için insanların Babası sözüne de muhalefet oluşturmaktadır. Ayrıca kendisinin Miraç hadisesinde ilk görüştüğü atasıdır ve yine görmüş olduğu Hz. Adem (a.s) hakkında söyledikleri de gayet açıktır. Bunun aksinin iddiası ya bu gerçeği bilmemek, biliniyorsa söyleyeni Haşa yalancılıkla suçlamak olur. İkincisi Hz. Nuh (a.s) un kıyamet anında gelecekten geçmişe bir zaman makinesi ile geldiğini Kur’an-ı Kerim’de geçen tufan hadisesinin bu olduğunu iddiasıdır. Dediği gibi olsa neden Allah (c.c) Hz. Cebrail (a.s) i Hz. Nuh (a.s) a gemi yapımını öğretmesi için gönderdiğinde bir güvercin tutup etini tamamen yemesini ve gemiyi kalan kuş iskeletine benzer şekilde inşaa etmesini tavsiye ediyor? Kur’an-ı Kerim’de geçen bu hadise net olarak ahşabın kullanılarak kalasların birbirine geçer şekilde inşaa edildiğine, yazarımızın da aklının yetersizliğine delildir.
Kozmik SatrançSerhat Ahmet Tan · Şira Yayınları · 201487 okunma
Kitapta kökenden gelen iki türüm kavgası anlatılmaya gayret edilmiş. Kitabın genlere değinildiği kısmı dikkatimi çekti fakat kimi yerlerde konunun dışına çıkarak siyasete ve tasavvufa taşması beni hayal kırıklığına uğrattı. Bazı konular ise detaysız geçilmiş. Sirius konusu daha ayrıntılandırılabilinirdi.
Kozmik SatrançSerhat Ahmet Tan · Şira Yayınları · 201487 okunma
Günümüzde bir malın alınıp satılmasında, malın fiyatı dahil gereken diğer özelliklerinin kolayca takip edilmesinde, elektronik okuma kolaylığı için, eşyanın üzerine barkod denilen siyah düz çizgiler içeren etiketler vurulmaktadır. Bu işaretleri taşımayan eşyaların alınıp satılması, artık neredeyse hiçbir yerde mümkün değildir. İlginç olan, Barkod sisteminde iki başta ve ortadaki uzun çizgilerin sayı değeri, 666 olmasıdır ve daha da ilginci, 666 sayısının İncil'in vahiy bölümünün yorumunda Deccal'ın simgesi olarak bilinmesidir.
Her şey, Rabbine isyan eden ve secde etmeyen Şeytan'ın, haklılığını kanıtlamak için süre istemesiyle başladı...
Ve Rab ona dedi ki;
"Sen süre verilenlerdensin. Bilinen vaktin gününe kadar..."
Sonra İblis şöyle dedi:
"Rabbim! Beni azdırdığın için, mutlaka ben de yeryüzünde onlara günahları süsleyeceğim ve hepsini mutlak azdıracağım! Ancak içlerinden ihlâslı kulların müstesna" (15/Hicr Suresi; ayet: 37-40)
İşte o günden sonra Şeytan ile İnsan arasındaki satranç oyunu da başlamış oldu. Şeytan hâlâ işini yapmaya devam ediyor ve belki de her zamankinden daha çok çalışıyor.
"Duygularımıza bağlanan anlar,bilinçaltı dediğimiz yerde adeta donar kalır, unutulmaz ..
Artık o an bilgi haline gelmiş adeta kristalize olmuştur. Sonraki yaşamımıza hep bu bilgilerimiz otomatik olarak yön verir.."
"Ego dediğimiz şey ,bu sonsuz okyanusun hemen üstünde yer alır ve bu alemin kapağı ise bizim bilinç olarak bildiğimiz nefsimizin bizi frenleyen bölümüdür.."
"Bir medeniyet kendi tarihi sembollerini kaybettiğinde, onların yerine gelenlerle hiçbir şekilde tatmin olup mutlu olamaz.
Bu aslında tam bir boşalma halidir, toplum ve o medeniyet bu şekilde bir "hiç" olur."
Gözlerini açmak isteyen insanların araştırmak öğrenmek isteyenler için harika bir kitap. Serhat Ahmet Tan hoca Kur'anı referans alarak yapıyor araştırmalarını ve birçok bilim adamına taç çıkartacak tezleri var. İnsanlık tarihini araştıranlar için harika bir kaynak kitap
Kozmik SatrançSerhat Ahmet Tan · Şira Yayınları · 201487 okunma