Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Kubilay Olayı ve Tarikat Kampları

Hikmet Çetinkaya

Sayfa Sayısına Göre Kubilay Olayı ve Tarikat Kampları Sözleri ve Alıntıları

Sayfa Sayısına Göre Kubilay Olayı ve Tarikat Kampları sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Kubilay Olayı ve Tarikat Kampları kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kubilay olayı, Cumhuriyet tarihindeki en önemli dönüm noktalarından biridir. Çağdaş ve genç Türkiye'de Mustafa Kemal Atatürk'ün öncülüğünde devrimlere karşı ilk büyük fiili başkaldırının yaşandığı derin bir acıdır. Öyle ki, her şeyin hızla yenilendiği bir dönemde yaşanan bu acı olay, salt devrimlere bağlı genç bir askerin katledilmesi olarak algılanamaz. Laik ve çağdaş bir yaşamı hazmedemeyen, bundan da öte devrimler öncesindeki gerici nüfuzunu kullanarak bölgede erk sahibi olan güruhun, insanlıktan çıkmış bir biçimde yaşananlar...
Dönemin kayıtları ve duruşmaları incelendiğinde Kubilay'ın katillerinin, İngiliz ajanlarıyla olan ilişkilerinin açığa çıkması belki de bütün bunlardan daha önemlidir. Ne kadar gerici bir düşünü içerisinde bulunulursa bulunulsun, ne kadar insanlıkdışı bir eylem gerçekleştirilmiş olunursa olunsun, emperyalizmle işbirliği içinde olmak, bütün bunların hepsinden da ha büyük bir tarihsel ve siyasal alçalmadır. Türkiye'de irticanin karanlık tarihi içerisinde Kubilay olayını ele alırken, bu gerçeği her şeyin başına koyarak düşünmek gerekir.
Reklam
Türkiye'de tarikat kamplarından ticarete, siyasetten bürokrasiye kadar her yerde yuvalanan ve ülkeyi bir örümcek ağı gibi saran dinci-gerici odaklar hâlâ aynı yöntemleri kullanmaktadırlar. Bu tarikat yuvaları, emperyalizmle doğrudan ve açıkça işbirliği halindedirler. Bugün, bu nu çok daha net görebiliyoruz.
Bugün, din kurallarıyla yönetilen bir devlet hayali içerisinde yanıp tutuşanların köklerini bulacaksınız bu kitapta... Bugünkü gerici kadroların öncülleriyle tanışacak, çağdaş ve laik bir ülkenin değerini bir kez daha içselleştireceksiniz....
Sayfa 10 - SunuşKitabı okudu
Bugünün Türkiye'sinde yaşanan her türlü baskıyı, geriye gidişi ve ülke insanın sömürülmesini anlamak istiyorsanız, Çetinkaya ile birlikte 70'li yılların tarikat kamplarına, oradan da Cumhuriyetin kuruluş yıllarında Menemen'de yaşanan gerici kalkışmaya doğru bir yolculuk yapmalısınız.
Sayfa 10 - SunuşKitabı okudu
Genç Türkiye Cumhuriyeti dört yaşındaydı. Gazi Mustafa Kemal Türkiyesi dış düşmanlardan arınmış, şapka devrimi yapılmış, kadın kara çarşaftan kurtarılmıştı. Tekkeler ve zaviyeler kapatılmış, şeyhlik, dervişlik, üfürükçülük, muskacılık, seyitlik, dedelik, babalık gibi çağdışı kurumlar yıkılmıştı. Tekkelerin ve medreselerin yerini cumhuriyet ilkokulları almış, halkın kendi kaderine inanmışlığından uzaklaştırılıp, insanca yaşama düzeyine ulaştırılması için aydınlık bir yol çizilmişti.
Reklam
"Ama ikimiz de gençtik. Ben on dokuz yaşında, Kubilay da yirmi yaşında..."
Sayfa 14 - Kubilay'ın eşi Fatma Vedide Hanım anlatıyorKitabı okudu
"Evlendiğiniz yıl?" "1928 yılıydı. Mevsim ilkbahardı. Ama aradan o kadar çok zaman geçti ki..." "Nikâh tanıklarınız kimdi?" "İki öğretmen arkadaşımızdı. Hemen belirteyim, biz Aydın'da ilk medeni evliliği yaptık. Bu benim için çok önemlidir."
Sayfa 15 - Kubilay'ın eşi Fatma Vedide Hanım anlatıyorKitabı okudu
"Üstelik biz birtakım gerçekdışı şeylere karşıydık. "
"Büyük kurtarıcı Atatürk'ün yaptığı devrimleri benimsemiştik. Örneğin kadının çarşaftan kurtarılması, yeni harfler, medreselerin, tekkelerin kapatılması gibi... Üstelik biz birtakım gerçekdışı şeylere karşıydık."
Sayfa 16 - Kubilay'ın eşi Fatma Vedide Hanım anlatıyorKitabı okudu
"Efendim, hurafelere, cinlere, perilere, büyüye inanmazdık. Ne diyorlar... Ha, aklıma geldi. Bizim batıl inanışlarımız yoktu. O eskiden beri alışılagelmiş sözler. Yok evden çıkarken sağ ayağını değil, sol ayağını atacaksın, bilmem şu sayı uğursuzluk getirir, filanca gün çamaşır yıkanmaz gibi şeyler... Ben ve o koyu bir dindar değildik. Yani tutucu değildik. Atatürk şeriat düzenini kaldırmıştı. Medeni evlilik kabul edilmişti. Biz o yılların Atatürk devrimlerine bağlı öğretmenleriydik." "Kubilay'ın kişiliği nasıldı?" "Kubilay çok sinirli, daha doğrusu atak bir kişiliğe sahipti." "Size karşı davranışları?" "Bana karşı çok saygılıydı. Yani şehit edilişine kadar bir buçuk yılı aşkın süreli evliliğimizde bana karşı hiç kırıcı olmadı." "Çevresine karşı nasıl davranırdı?" "Biz o yıllar iki genç öğretmendik. Yani Atatürk Cumhuriye ti'nin öğretmenleri... Biraz önce söylediğim gibi, ben ve Kubilay ger çekçi kişilerdik. Akılcı yol neyse ona inanırdık. Din hususunda da öyle... Nitekim o, şeriat düzeni isteyenlerin kurbanı oldu.
Sayfa 16 - Kubilay'ın eşi Fatma Vedide Hanım anlatıyorKitabı okudu
145 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.