Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Küçük Ağa

Tarık Buğra

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Zafer, belki de harp denilen fahişenin vadettiği öpücüktü. Fahişe, fakat Messalina'lar, Kleopatra'lar, Zenon'lar gibi bir fahişe... insana her şeyini bıraktıran , insanı her şeyinden vazgeçiren bir fahişe.
Sayfa 139 - Ötüken YayınlarıKitabı okudu
Hem hatırlamak, hem de düşünmek mi? Fakat cehennem dedikleri işte bu değilse nedir?
Sayfa 47 - Ötüken YayıneviKitabı okudu
Reklam
Doktor, ateşe götürülürken Zer-Taç'ın söylediği şiiri düşünüyordu. Ona; tövbe et Şah seni affedecek demişler, genç ve güzel kadın da buna söyle cevap vermişti: " ben ne ateşin çektiği pervane, ne de kurbanlık koyunum. Ben düşünen baş, inanan gönülüm!" Ama Zer-Taç dövüşmesini öğrenmiş, ondan sonra dönüşmüştü. Ya bu gök ekine benzeyen çocuklar?. Onlar daha dönüşmesini bilmiyorlar ki..
Sayfa 166 - üçgen YayıneviKitabı okudu
İnanan, inandırandan çok daha hürdü.
Sayfa 184 - ötüken yayıneviKitabı okudu
" Gün akşamlıdır devletim; Dün doğduk, bugün ölüyoruz!.."
Sayfa 165 - Ötüken YayıneviKitabı okudu
Bir millet mezarının kıyısında boğuşuyor, yeniden hayata katılmak için dişini tırnağına katıyordu. Bu trajik savaşta yenilişin hesabını yapmak kolaydı. Zor olan, Küçük Ağayı terleten, diken üstünde gibi tedirgin eden zaferdi, zaferden sonrasıydı. Zira, o inanıyordu ki, başlangıç bu günler değildi, başlangıç zafer denilen şey olacaktı. Başlangıç, yani Türkiye' nin hayatıyla ilgili asıl savaşın başlangıcı. Ve bu savaş zaferden sonra başlayacak iyilerle kötüler, mideciler ve budalalarla vatanseverler arasında geçecekti.
Sayfa 410Kitabı okudu
Reklam
Artık dostsuz olmanın ağrısını bütün yıkıcılığı ile duydu.
Sayfa 379 - ötüken yayıneviKitabı okudu
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.