Hep aynı konudaki faydasız arayışlar ve konuşmalar insanların zamanın en değerli bölümünü dolduruyor ve gücünün en büyük kısmını tüketiyordu. Ve sonunda geriye değersiz, önemsiz, kısa ve rezil bir hayat kalıyordu ve bundan hiç kaçış yoktu.
Belki de her birimizin hayata ve ölüme karşı olan katıksız ilgisizliği bu süreklilikte gizliydi, günahlarımızdan ebedi kurtulmamızın teminatı, yeryüzündeki hayatın durmak bilmeyen hareketi, mükemmelliğe doğru sürekli ilerleyişiydi.
—Bize düşen tek şey durmadan öğrenmek, elden geldiğince çok bilgi sahibi olmaktır. Çünkü ciddi toplumsal akımlar bilginin olduğu yerde bulunur, sonra gelecek nesillerin mutluluğu da gene bilgiye dayanır.
en fazla kafamı kurcalayan konu yaşantımın karman çorman olması, ona yön verme yeteneğimi yitirişim, beni istediği yere sürükleyen bir akıntıya kapılışımdı.