Kudüs Fatihi Selahaddin Eyyubi
Ramazan ŞeşenSayfa Sayısına Göre Kudüs Fatihi Selahaddin Eyyubi Sözleri ve Alıntıları
Sayfa Sayısına Göre Kudüs Fatihi Selahaddin Eyyubi sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Kudüs Fatihi Selahaddin Eyyubi kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
1186 yılı şaban ayında astrologlar terazi burcunda altı yıldızın toplanması sonucu kıyametin kopacağını söylemişler. İnsanlar, hükümdarlar yer altında sığınaklar, tüneller kazarak buralarda yiyecek, içecek stok etmişler. Bahsedilen günün akşamı buralarda saklanmışlar. İmadeddîn “onların yaptıklarını duyunca Sultan gülüyordu. Onların akıllarından şüpheleniyordu. Bahsedilen akşam olunca bir meydanda Sultan’ın yanında toplandık... O akşam gibi sakin bir akşam görmedik” der.
Sayfa 90 - Yeditepe YayınlarıKitabı okudu
Bu savaş ilk katıldığım savaştı. Babamın yanındaydım. Frenklerin kralı arkadaşlarıyla Hittin tepesine çekilince, Frenkler Müslümanlar üzerine hamle yaptılar. Onları babamın bulunduğu yere kadar püskürttüler. Babama baktım, benzi atmış, sapsarı olmuştu. Sakalını tutup ileri atıldı. “Şeytan yalan söylüyor” diye bağırdı. Müslümanlar hücuma geçip Frenkleri tepeye kadar püskürttüler. Sevincimden “Onları yendik” diye bağırdım. Fakat Frenkler tekrar hücum edip Müslümanları babamın yanına kadar sürdüler. Ben yine “Onları yendik” diye bağırdım babam bana dönüp “sus! Şu çadırı düşmedikçe onları yenmiş olmayız“ dedi. O, bu sözleri söylerken çadır düştü. Babam atından indi, şükür secdesine kapandı. Sevincinden ağladı. Bunun ardından Müslümanlar kral ve arkadaşlarını esir ettiler.
Sayfa 96 - Yeditepe YayınlarıKitabı okudu
Öldürülenlere bakan kişi, kimse esir edilmemiş; esir edilenlere bakan kişi, kimse öldürülmemiş sanırdı. Haçlılar 1098 yılında doğu sahillerine geleliden beri Müslümanlar böyle bir zafer kazanmamışlardı. Allah diğer hükümdarlara nasip olmayan şeyi Sultana nasip etti. Hayret ki tepeden tırnağa zırhlı oldukları için, atları öldürülmeden şövalyelerin öldürülmesi mümkün değildi. Savaş bitince Sultan otağının kurulmasını emretti. Yanına arkadaşları geldi. Şükür namazı kıldı. Alınan önemli esirler Sultanın huzuruna getirildiler. Sultan yanına kral Guy’ü oturttu. Çok susuzdu, Krala su verilmesini emretti. O da içti. Su kabını yanındaki Prinkeps Renaud de Chatillon’a verdi. O da kalan suyu içti. Sonra Sultan tercümanı çağırdı. Renaud’ya yaptığı kötülükleri hatırlattı. Kral ile Renaud’yu yanına alarak otağına girdi. Kılıcıyla Renaud’yu öldürdü. Kral bunu görünce korktu. Sultan onu yanına oturttu, teskin etti. “Bu kişi anlaşmalara riayet etmediği için cezasını çekti” dedi. Önemli esirleri devlet payı olarak ayırdı. Önemsiz esirler alanların elinde kaldı.
Sayfa 96 - Yeditepe YayınlarıKitabı okudu
Aman almak için sultana elçiler gönderiler.Sultan aman vermeyi kabul etmedi "Frenkler 91 yıl önce Kudüs'ü nasıl teslim aldılarsa şehri öyle teslim alacağım".dedi
Sayfa 100Kitabı okudu
“Ey Sultan! Şunu bil ki, biz bu şehirde çok kalabalığız. Bu insanlar senin amanını bekledikleri için gevşek harp ediyorlar. Onlar ölmek istemiyor, yaşamak istiyorlar. Ölümden kurtuluş olmadığını görürsek, vallahi çocuklarımızı, kadınlarımızı öldürür, mallarımızı ve eşyalarımızı yakarız. Size, ganimet alacak bir şey, esir alacak bir insan bırakmayız, sonra Kubbetüs Sahra, Mescidü’l-Aksa gibi kutsal yerleri tahrip ederiz. Bundan sonra yanımızda esir olan 5 bin müslümanı, atlarımızı öldürürüz. Sonra hep birlikte size karşı çıkar, sadece canını ve kanını müdafaa eden bir kişi gibi sizinle savaşırız. O zaman her adam kendisi gibi birkaç kişi öldürmeden ölmez. Ya şerefle ölür, ya itibarlı olarak muzaffer oluruz.”
Sayfa 100 - Yeditepe YayınlarıKitabı okudu