Bu serinin tek kötü yanı yanlış zamanda yayınlanmış olması.
Bu yıl basılmış olsaydı tüm bookstagram ve booktoker'ların öve öve bitiremeyeceğine adım gibi eminim.
Kitabın dili sade ve akıcıydı. Ne ara bitti anlayamıyorsunuz. O yüzden hızlıca ikinci kitaba başladım.
Katakterlerin çogu iyi işlenmisti ama hava da kalan iyi yansıtalamayan yerler de vardı.
Ana karakterin sürekli kararsız kalması bir yerden sonra çekilmiyordu. Her konuda da kararsız kalmazsın yavrum. Kime aşık olduğunda bile kararsızsın olmaz böyle.
Art karakteri mükemmel işlenenlerden dobra,elinden her iş gelen, yapması gereken neyse anında yapan ana karakterimizin örnek alması gereken bir yan karakter.
Prens en üzüldüğüm oldu. Garibim sen neler neler yap sevdiğin için o da sana köstek olsun. Üzülme geçecek bunlar hissediyorum. Birde bunun anası var bir diğer üzüldüğüm. İmparatoriçe. Kocası Kayzer yüzünden gün gün solan imparatoriçe sana da yazık oldu.
Kayzer ve baron da kendilerinden tiksindirecek,sinir krizlerine sokacak kadar iyi yazılmış kötü karakterlerdi. Her bölümünüzü okurken kötülüğünüze sinirlensem de hakkını veriyorsunuz.
Çerezlik bir seri okutuyor kendini. Okumak isteyenlere şimdiden iyi okumalar:)
Kül PrensesiLaura Sebastian · Pegasus Yayınları · 2019244 okunma
"Bilinmez bir dünya süslesin rüyalarını, Her şeyin mümkün olduğu bir yer.
Yarın gerçekleştirirsin düşlerini,
Ama bu gece, yavrucuğum, benimle gör rüyalarını."
Kitabı çok beğendim Theo yaşadığı onca berbat şeyden sonra nasıl bu kadar güçlü kalabilmiş şaşkınım, ben olsam çoktan intihar ederdim. Blasieye hayranım nasıl da theoya ve ülkesine sahip çıkıp tekrar kurtarmaya çalıştı kitap genel olarak iyiydi dili akıcıydı ve çok fazla dram vardı
Kül PrensesiLaura Sebastian · Pegasus Yayınları · 2019244 okunma
İncelemede spoiler olabilir!
Kül prensesi serisinin fantastik yönü hakkında çok konuşmayacağım. Çünkü her epik fantastikte olduğu gibi kendine ait bir evreni, bu evrenin işleyiş şekli ve dahası kendine özgü ve değişikti. Elementlere daha özgün bir yanaşma ve aynı zamanda kraliyet yönünü de açığa çıkaran adetler, kültürler, farklı farklı milletlerin kuruluş şekli de yaratıcıydı.
Ve her fantastikte de olduğu gibi burada da aşk vardı. Buradaki ilişki aşk üçgeni olmak için yazılmıştı. Amma bir yerden sonra bu artık aşk anlamından çıkıyordu.
Hikayede Theo'nun kime aşık olduğunu bilmiyoruz. Kendini Soren'in yanındayken onu seviyormuş gibi, Blaise'in yanındayken ise onu seviyormuş gibi okuyoruz. Sonuçta kızın kime aşık olduğu belirsiz. Bu benim şahsi görüşümdü. Ben kendi çapımda bir okur olarak Kül Prensesi serisinin aşk mantığını anlamıyorum ve yazarın aşk konusunu doğru yazmadığını düşünüyorum. Aksini düşünenlere saygım sonsuz.
Daha sonra bir konuya daha değinmek istiyorum. Şöyle ki, hikayenin başından sonuna kadar Heron kişisini görüyoruz. Lakin yazar bize Heron'un erkek mi yoksa kadın mı olduğu hakkında bir çift laf etmiyor.
Bunlardan başka Kül Prensesi'nin fantastike yeni başlayan okurlar için iyi bir seçenek olduğnu düşünüyorum. Güzel kitaptı. Alıp okumanızı tavsiye ediyorum.
Kül PrensesiLaura Sebastian · Pegasus Yayınları · 2019244 okunma