Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Kulluk ve Tevhid Açısından Mescidleri Titreten Fatiha Suresi

Abdulhakim b. Abdullah el-Kasım

Kulluk ve Tevhid Açısından Mescidleri Titreten Fatiha Suresi Gönderileri

Kulluk ve Tevhid Açısından Mescidleri Titreten Fatiha Suresi kitaplarını, Kulluk ve Tevhid Açısından Mescidleri Titreten Fatiha Suresi sözleri ve alıntılarını, Kulluk ve Tevhid Açısından Mescidleri Titreten Fatiha Suresi yazarlarını, Kulluk ve Tevhid Açısından Mescidleri Titreten Fatiha Suresi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
127 syf.
·
Puan vermedi
·
8 günde okudu
Yalnız sana ibadet eder ve yalnız senden medet umarız .
Her gün en az 17 kez okuduğumuz, ümm-ül Kur’an , Kur’an’nın özü denilen bu mukaddes surenin kısa özlü tefsiri. İçerisinde gerek Tevhid’in olması hasebiyle, gerek duaların olması hasebiyle çok mühim. Zira anlamını bilerek, fehmederek okunması neticesinde namazdan alınan Nur’un da artacağı kanaatindeyim. Kitap özlü olması hasebiyle sıkmadan, avamın anlayacağı şekilde yazılmış. Kitapta bahsedilen hadislerin delillerinin olması güvenilirliği arttırıyor. Naçizane tavsiyemdir.
Kulluk ve Tevhid Açısından Mescidleri Titreten Fatiha Suresi
Kulluk ve Tevhid Açısından Mescidleri Titreten Fatiha SuresiAbdulhakim b. Abdullah el-Kasım · Guraba Yayınları · 201851 okunma
Allah’tan inmiş olan şeriatların tamamı tevhid dinini ve peygamberlere tabi olmayı emretmekte, şeytan da ademoğullarını bu doğru yoldan alıkoymaya çalışmaktadır.
Reklam
"Yalnız Sana kulluk ederiz" ifadesi nefiy ve isbat olarak tevhid şahidliğini ihtiva etmektedir. Bu ifade, uluhiyet tevhidiyle "Yalnız Senden yardım dileriz" İfadesi de rububiyet tevhidiyle ilgilidir ki bu tevhid, Allah'ın hükümranlığının ve tasarrufunun mükemmel olduğuna, yaratılmışların hepsinin - Allah takdiriyle yardım etmezse- kendi isteklerini yapmaktan aciz olduklarına delalet etmektedir.
"Cinleri ve insanları Bana ibadet etmelerinden başka bir şey için yaratmadım"(Zariyat 56) Allah insanları ve cinleri aylaklığın caiz olmadığı bir vazife için yaratmıştır ki bu vazifeyi - kulluğu - yaratmanın temel hikmeti kılmıştır. Fakat birçok insan bu vazifeyi bırakıp şeref, rütbe ve yüksek bir statü peşinde başka şeylerle uğraşmaktadır. O, asıl şerefe nasıl yetişecek ve onu nasıl elde edecek ki? Bir kenara terk ettiği halde şerefe mi ulaşabilecek? Paçasına yapışırken zilletten mi kaçabilecektir.?
"Yalnız Sana kulluk ederiz" diye Rabbine münacatta bulunurken ibadetinde başkasını hedefleyene yazıklar olsun! "Senden başka hiç kimseye kulluk yapmayacağım" diye Rabbine söz veriyor ama bu sözüyle duayı , muvaffakiyeti ve yardım talebini kastetmiyorsa, sözüne ihanet ediyor demektir!
Reklam
Her halükarda hamd Allah'a aittir.
Rabbin terbiyesi altındaki her bir varlık, Rabbi karşısında güçsüz ve en ileri seviyede O'na muhtaç durumdadır. O, göz açıp kapayıncaya kadar dahi olsa Rabbinden vazgeçemez. Tüm yaratılmışlar Allah subhanehu'nun rabliği altındadır. Peki, hal böyleyken kamd edilmeye Allah'tan daha müstahak kim olabilir?
“Allah” ismi Allah’ın en içten sevgi beslenerek ilah kabul edildiğine ve O’na kulluk edildiğine delalet etmektedir. Tüm yaratılmışlar muhabbet, tazim, içten boyun eğme, ihtiyaç ve musibet anında O’na yönelerek O’nu ilah edinmişlerdir.
Kalpten geçen amele yansımazsa kalbe zaten hiç inmemiştir..
Şunu bil ki dua etmekle emrolunduğun şeyi, amel/fiil olarak işlemekle de, bedendeki diğer organlarla yerine getirmekle de memursun. Bu da Allah'a kulluk etmek ve O'ndan yardım dilemektir. Bu duaya kalp, dil ve bedenin diğer organları eşlik eder.
Kur'an'ı tedebbür et ve Kur'an ile amel et!
Malik b. Dinar rahimehullah şöyle söylemiştir: "Ey Kur'an ehli! İman sizin kalplerinize ne ekti? Yağmurun yeryüzünü canlandırdığı gibi Kur'an da müminin gönlünün baharıdır! Ey Kur'an hafızları! Kur'an sizin kalplerinize ne ekti? Bir sureye sahip olanlar nerede? İki sure sahipleri nerede? Bunlarla ne ameller yaptınız?"
80 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.