Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Kulluk ve Tevhid Açısından Mescidleri Titreten Fatiha Suresi

Abdulhakim b. Abdullah el-Kasım

Kulluk ve Tevhid Açısından Mescidleri Titreten Fatiha Suresi Sözleri ve Alıntıları

Kulluk ve Tevhid Açısından Mescidleri Titreten Fatiha Suresi sözleri ve alıntılarını, Kulluk ve Tevhid Açısından Mescidleri Titreten Fatiha Suresi kitap alıntılarını, Kulluk ve Tevhid Açısından Mescidleri Titreten Fatiha Suresi en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Rabbin terbiyesi altındaki her bir varlık, Rabbi karşısında güçsüz ve en ileri seviyede O'na muhtaç durumdadır. O, göz açıp kapayıncaya kadar dahi olsa Rabbinden vazgeçmez. Tüm yaratılmışlar Allah subhânehû'nun rabliği altındadır. Peki, hal böyleyken hamd edilmeye Allah'tan daha müstahak kim olabilir?!"
Peygamber vazifelerinin ayet ile delillendirilmesi
"Onları doğru yola iletmek sana ait değildir. Lakin Allah, dilediğini doğru yola iletir."(2/272) "Sen sevdiğini hidayete erdiremezsin, bilakis Allah, dilediğine hidayet verir."(Kasas,56) "... Peygamberlere düşen, sadece apaçık bir tebliğdir!"(Nahl,35)
Reklam
Kıyamet gününde hiç kimse, Allah'a ne kadar yakın olursa olsun-hiçbir şekilde tasarruf ve maliklik hakkına sahip değildir. Bilakis tüm emir ve hüküm Allah'a aittir. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem bile kızına şöyle buyurmuştur: "Ey Muhammed kızı Fatıma! Benim malımdan dilediğini iste! Ancak Allah'ın karşısında benim sana hiçbir yararım dokunmaz." (Buhari, Sahih, K. el-Vasaya, H. No: 2753
Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem, Esirler arasında bir şeyler arayan bir kadın görmüştü ki, o kadın, küçük bir çocuk bulunca onu alıp bağrına basıp emzirmişti. Bunun üzerine Peygamber (s.a.v) "Bu kadın çocuğunu ateşe atar mı? Ne dersiniz?" diye sordu. Biz "Vallahi hayır! Çocuğunu ateşe atamaz." dedik. Bunun üzerine Resûlullah (s.a.v.), "Yemin olsun ki Allah, kullarına karşı, bu kadının evladına gösterdiği merhametinden daha merhamet gösterir." buyurdu. (Buhâri, Sahîh, H.No: 5999)
"En güzel isimler Allah'ındır. O' na o güzel isimleriyle dua edin ve O' nun isimleri hakkında gerçeği çarpıtanları bırakın. Onlar, yaptıklarının cezasına çarptırılacaklardır." (A'raf, 180)
Reklam
Allah'ı sevdiğini iddia eden kimse yine de masiyet işliyorsa, iddiası ya yalandır ya da masiyeti nispetinde eksiktir. Şairinde dediği gibi: "Sevdiğini gösterip ilaha isyan ediyorsun, İmkansız, benzersiz bir şey bu, şöyle bir ölçersen, Sevgin samimi olsaydı, itaat ederdin O'na, Seven itaat eder sevgi duyduğuna. Sana başka bir nimet bahşederken her gün, Sen O'na karşı şükrü ziyan ediyorsun."
Reklam
O gün hiçbir kimse başkası için bir şey yapamaz. O gün iş, Allah'a kalmıştır. (İnfitar, 17 -19)
Allah’tan inmiş olan şeriatların tamamı tevhid dinini ve peygamberlere tabi olmayı emretmekte, şeytan da ademoğullarını bu doğru yoldan alıkoymaya çalışmaktadır.
Kalpten geçen amele yansımazsa kalbe zaten hiç inmemiştir..
Şunu bil ki dua etmekle emrolunduğun şeyi, amel/fiil olarak işlemekle de, bedendeki diğer organlarla yerine getirmekle de memursun. Bu da Allah'a kulluk etmek ve O'ndan yardım dilemektir. Bu duaya kalp, dil ve bedenin diğer organları eşlik eder.
"Cinleri ve insanları Bana ibadet etmelerinden başka bir şey için yaratmadım"(Zariyat 56) Allah insanları ve cinleri aylaklığın caiz olmadığı bir vazife için yaratmıştır ki bu vazifeyi - kulluğu - yaratmanın temel hikmeti kılmıştır. Fakat birçok insan bu vazifeyi bırakıp şeref, rütbe ve yüksek bir statü peşinde başka şeylerle uğraşmaktadır. O, asıl şerefe nasıl yetişecek ve onu nasıl elde edecek ki? Bir kenara terk ettiği halde şerefe mi ulaşabilecek? Paçasına yapışırken zilletten mi kaçabilecektir.?
75 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.