Kültürün Evrimi
Luigi Luca Cavalli-SforzaSözler ve Alıntılar
tesadüf mü ? asla degil!
Potansiyel dahiler, her zaman eşit sıklıkta olmasa da, muhtemelen her yerde ve her zaman doğar ancak hiç kuşku yok ki Floransa çevresi, 13. yüzyılın ikinci yarısından itibaren, belki de Atina'dan sonra dünyanın en zengin ve esin verici ortamlarından biri oldu ve Batı' da entelektüel etki yarattı.
Sayfa 71Kitabı yarım bıraktı
Doğrudan bağlantılı olduğumuz atalarımız Afrika'da yaşamaya devam etti; bütün dünyada yaşayan torunları olan uzak akrabaları, muhtemelen 100.000-150.000 yıl önce Afrika'da ortaya çıktı. Günümüzde 10.000 yıl önce bilinen tek yaşam biçimini sürdüren çok az temsilci var: Avcılık ve toplayıcılık, yani doğada yetişenlerle sınırlı (ve pişmiş) besinlere tam bağımlılık.
Kültürel evrim düşüncesine benzer kavramlar, 19. yüzyılda evrimleşmiş ve evrimleşmemiş, gelişmiş ve ilkel insanları ayırt etmek, birini yüceltmek veya diğerini alaya almak için kullanıldı.
Yaşam, üreme kendine özdeş yavrular dünyaya getirme (hemen hemen özdeş) yeteneğidir.
Kültürel evrimde, kendi kendine üreyen şey DNA'dan çok farklıdır: Genomu değil, bilgi donanımımızı, geleneklerimizi vb. oluşturan düşüncelerdir.
Evrim sözcüğünün tarih sözcüğüne çok benzediğini düşünüyorum tarihin ve dolayısıyla evrimin bugünü anlamanın anahtarı olduğuna inanan çok kişiyiz, sürekli artan sayıda disiplin de başarıyla sınanmış bir kuruma dayandığı için evrim bu açıdan tarihten daha iyidir
Bu mutasyon avantaj sağlamıştır
Sütte bulunan şekerden, laktozdan yararlanmak için tüm memeliler laktaz adı verilen bir enzim üretir. Bebek sütten kesildiğinde daha fazla laktaz üretmeye gerek kalmaz; beden israf etmemeye dikkat eder, bu nedenle de onu üretmeyi bırakır. Bu memelilerde söz konusu olan çok eski bir biyolojik uyumdur.
Sayfa 35