Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Zorlama yorumlara devam :))
O (Kur'an), andolsun ki, kerim olan bir elçinin sözüdür!".( Hakka 40) O (Kur'an), andolsun ik onurlu (kerim) bir elçinin sözüdür.(Tekvir 19) Okuyucu notu: Yani Turan Dursun diyor ki" Kuran,Tanrı sözü değildir." Hakka Suresi 69/40. ve Tekvir Suresi 81/19. Ayette “O güvenilir elçinin sözüdür” şeklinde “gavil” ifadesi geçmektedir. Biz biliyoruz ki Allah elçisi Muhammed (a.s)a vahyetmiş, elçisi de bu vahyettiği sözleri bize iletmiştir. Yani Kur’an’ı Kerim Allah’ın kelamıdır. Sözü değil. Söz olarak Kur’an Allah’a izafe edilmiyor. Kur’an’ın hiçbir yerinde böyle bir ifade görmüyoruz. Kur’an Allah’ın kelamıdır, Resulullah’ın da kavlidir. Hem Cebrail’in hem Resulullah’ın. Bu iki ayette de aynı ifade vardır ama bağlama baktığımız zaman Hakka Suresi 69/40. Ayette geçen Resul’ün Muhammed olduğunu, Tekvir Suresi 81/19. Ayetteki Resul’ün de Cebrail olduğunu anlıyoruz. Neden? Çünkü Kur’an melek elçi olarak Cebrail tarafından getirilmiştir. Onu insan elçi olarak getiren de Resulullah’tır. Dolayısıyla her ikisi de elçidir, her ikisinin de elçi olarak iletmeleri nedeniyle bu getirdikleri söz kavil olarak yani işitme ve frekansa dönüşen bir ses olarak elbette ki beşer olan Muhammed (a.s)a aittir. Neden? Çünkü bu ayetleri ilk olarak insanlık alemine Muhammed (a.s) sesli olarak tebliğ etmiştir. Ona da Cebrail tarafından getirilmiştir. Peki bu sözler nihai olarak kime aittir? Allah’a aittir. Yani kelam olarak Allah’a aittir. Kavil/söz olarak Allah’a ait değildir, çünkü Allah bizimle işitebileceğimiz bir söz, kavil, sesle konuşmamaktadır. 
Bu sığ zihniyete Cengiz Özakıncı okumasını tavsiye ederim :))))
Demek ki, Tanrı, "anlayasınız diye, Kur'an'ı Arapça indirdik!" di­yerek, Kur'an'ın neden Arapça gönderildiğini de açıklıyor: "An­layasınız diye". Bu açıklamadaki sesleniş, Arap'lardan başkasına değildir. Çünkü "anlaşılsın" diye bir metnin dilinin Arapça ol­ması başka dili konuşanlar için gerekçe olamaz. Okuyucu notu: Eğer biz onu yabancı dilde bir Kur’an yapsaydık, elbette şöyle diyeceklerdi: “Ayetleri ayrıntılı kılınmalı değil miydi?/Arap’a yabancı dil mi?/ister yabancı dilde, ister Arapça!” De ki: “O, iman edenler için bir kılavuz, bir şifadır. İnanmayanlara gelince, onların kulaklarında bir ağırlık vardır. Ve Kur’an, onlar için bir körlüktür. Böylelerine, çok uzak bir mekândan seslenilmektedir.” (FUSSİLET 44)
Reklam
Yalanlarına kılıf da hazır hemen
Anlaşılmayanlarda bile derin anlamlar ve hikmetler bulunduğu bilinmeli ve ona göre inanılmalı, demek istenmekte.
Sayfa 35 - Kaynak YayınlarıKitabı okudu
İlkokul coğrafya bilgisi ile Türkiye konumu mekke çevresinde mi?
(Ey Muhammed!) işte böyle vahyettik sana. Arapça Kur'an olarak. Mekke ve çevresini korkutasın diye... Kuşku götürmeyen bir toplanma gününün geleceğini bildirerek korkutasın diye (vahyettik). (insanların) bir kesimi Cennette bir kesimiyse ateşte (Cehennemde) olacaktır. (Şura Suresi. ayet: 7.)
Kaynak YayınlarıKitabı okudu
arap dini olduğunun kanıtı
Tanrı, "anlayasınız diye, Kur'an'ı Arapça indirdik!" diyerek, Kur'an'ın "neden Arapça gönderildiğini"de açıklıyor: "Anlayasınız diye". Bu açıklamadaki sesleniş, "Arap'lardan başkasına değil"dir. Çünkü "anlaşılsın" diye bir metnin dilinin "Arapça" olması başka dili konuşanlar için gerekçe olamaz.
Sayfa 68 - Kaynak YayınlarıKitabı okudu
Kur'an'ın çevirisinin Kur'an yerine geçmemesi demek, çevirilerinin "tebliğ" edildiği toplumlara, Kur'an'ın iletilmiş olmayacağı demektir. Bu da, Araplardan başka hiçbir toplumun Müslüman olamayacağı anlamına gelir.
Sayfa 101Kitabı okudu
Reklam
Cimbizlamadim çiviledim
Hadislerdeki açıklamalar "dinsizlerin, sapıkların işine yarıyor" diye düşünüldüğü için kimi islam dinbilirlerince, açıklamalara çeşitli "te'vil"ler getirilmekte.
Sayfa 116 - Kaynak YayınlarıKitabı okudu
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.