Günümüzde herkes hoşgörüden söz eder, fakat "kime ve neye karşı hoşgörülü olmalıyız? Hoşgörünün çerçevesi var mıdır? Bu çerçeveyi çizen ahlaki sistemin adı nedir? Hoşgörülü olamayacağımız bir şeyler yok mudur? Hoşgörü ile laubalilik arasındaki fark nelerdir?" gibi sorular cevapsız kalmaya devam eder durur.İslam gerek Müslümanların kendi aralarında ve gerekse gayr-i müslimlerle olan münasebetlerde genel sınırları içinde hoşgörülü olmayı tavsiye eder.
Zaten dinin "evrenselliği de buradan ileri gelir. "Kur'an'da Evrensel Hoşgörü"nün temel mantığı da burada yatar."Mü'minler ancak kardeştir" ayet-i kerimesi mü'minlerin birbirlerine karşı hoşgörülü davranmalarını emreder. Bunun yanında "bütün insanların aynı inanca sahip olması mümkün olmadığı gibi, Allah'ın istediği bir şey de değildir". Bu da farklı dinlere mensup olan insanlara karşı hoşgörülü ve yapıcı bir tutumla yaklaşmanın ikinci aşamasıdır."Kur'an'da Evrensel Hoşgörü" hoşgörüye Kur'ani çerçeveden bir bakış açısı sunmaktadır.(Arka Kapak)