Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Kürdistan'da Sivil Toplum

Şeyhmus Diken

Kürdistan'da Sivil Toplum Gönderileri

Kürdistan'da Sivil Toplum kitaplarını, Kürdistan'da Sivil Toplum sözleri ve alıntılarını, Kürdistan'da Sivil Toplum yazarlarını, Kürdistan'da Sivil Toplum yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Hiçbir akıl düşünen, sorgulayan, eleştirel farkındalığın değerini bilen bir akıldan daha değerli, daha güçlü olamaz.
İnsanın karnının tok olması gerekiyor beyin kavgasına başlayabilmesi için. Aç karnına beyin kavgasına girilmiyor.
Reklam
KUZEYDOĞA DERNEĞİ
Özellikle altını çiziyorum, ağaç dikmek doğa korumacılık değildir. Türkiye'de insanlar ve şirketler hatıra ormanları oluşturarak doğa koruma faaliyetleri yaptıklarını sanıyorlar. Hiç kimse "Ağaçlandırma veya hatıra ormanları neden yolun kenarındadır ve neden ağaçlardan büyük tabelaları vardır?" diye düşünmüyor. Bunlar çok somut şeyler. Ben birçok sunum yapıyorum ve bunu anlattığım zaman insanlara soruyorum, "Ağaç diktiğiniz mi?" Hepsi mutlaka dikmiş oluyor. "Diktiğiniz ağaca ne olduğunu sordunuz mu hiç?" diye sorduğumda ise hiç olumlu cevap almadım daha. "Diktiğiniz ağaçlara neler olmuş, bir sorun bakalım," diyorum. Büyümüş mü? Tutmuş mu? En azından tutup tutmadığını sorun. Bu bir göstergedir. Tuttuysa doğaya ne gibi bir katkısı oldu? Oraya yeni bir kuş türü mü gelmiş, yeni bir böcek türü mü gelmiş, yeni bir meyve türü mü gelmiş, bunları öğrenmeniz lazım. Eğer bunlar varsa gerçekten o işin içinde doğa koruma vardır. Bunlar yoksa sadece bir tabeladan ibarettir.
Emrah ÇobanKitabı okudu
ADIYAMAN MEVSİMLİK TARIM İŞÇİLERİ DERNEĞİ
Bir gün kendi kendime düşündüm. Hep zengin çocukları mı hakim, savcı, doktor, avukat olacak ? Hep bu zengin çocukları mı yönetecek bizi? Mevsimlik işçilerimizin içinde öyle çocuklarımız var ki o zengin hakimin, avukatın, savcının çocuğunu ona katlar zeka olarak. Ama hani biri diğerinin göğsüne vurmuş, yumruğu yiyen demiş ki "Oy belim!" " Lan, göbeğine vurdum, belinin ne şeyi var?" demiş vuran, " Ah arkamda, belimde adamım olaydı, bu şekilde vuramazdın bana!" demiş öbürü. Bunu düşünerek kurduk bu derneği 2004'te.
Mehmet GÜRBÜZKitabı okudu
Sonuçta hepimiz bir yere muhalifiz. Biz muhalifler birbirimize girmeden dayanışmayla, asıl sorunumuz olan sistemle mücadele etmeli ve kazanım elde etmeliyiz. Ama sömürülen toplumlarda farklı gruplar egemen güç tarafından çok kolay bir şekilde birbirine düşürülebiliyor.
İNSAN HAKLARI, KÜLTÜR, SOSYAL YARDIMLAŞMA VE DAYANIŞNA DERNEĞİ Başkanı - Abdurrahim ORHANKitabı okudu
Adamın elinde bıçak olacağına, çalgının mızrabı olsun, sırtında silah olacağına, bağlama olsun, gitar olsun, keman olsun, ud olsun, kanun olsun. Bu insanlardan zarar gelmez. Nihayetinde müzik ruha hitap eden bir şeydir. İnsanın bedenini eğitseniz bile ruhunu eğitmezseniz sadece öğretmiş olursunuz.
Elazığ Musiki Konservatuarı Derneği- Mehmet Kemal PerkKitabı okudu
Reklam
SİİRT GAZETECİLER CEMİYETİ - Cumhur Kılıççıoğlu
Sivil toplum kuruluşları eskiden korkanlara cesaret veren kurumlardı. Gidip TÖB-DER'e oturuyor, her şeyi söylüyorduk. Özgürlüğümüz vardı. Kimse bize "Niye böyle söylüyorsun?" demiyordu. Şimdi vallahi o kadar yok. Evet, gerçi var, Eğitim-Sen diğer sendikalar arasında biraz farklı. Ama ben bağımsız ve özgür bir gazeteci olduğum için söylüyorum. Onun da bağlı olduğu bir yer var. Benim de kendime has fikirlerim var. Sevdiğim ve sevmediğim partiler olabilir.
Elveda Süphan Elveda Nusaybin, Cizre Botan Ve Diyarbekir Yıllar sonra gelsem ayakta kalır mısınız hala? Hoşça kal yurdum insanları Nazlı gelinler, toy delikanlılar Ve ırgatlar: pamukta, buğdayda...
Bizim açıkça, altını çizerek söylediğimiz bir şey var: Biz bu coğrafyada tarafız. Yani öyle demokratik ağızla, "Viz taraf değiliz, kimseye yakın değiliz, kimseye uzak değiliz," filan değil. Bu şeylere hiç girmedik. Altını çizerek söylüyorum, biz bu coğrafyada tarafız. Neyin tarafıyım? Dili yasaklanmış, kültürü yasaklanmış, evlatları öldürülmüş, topraklarından sürülmüş, yani reva görülen acı dolu bir hayata mahkum edilmek istenen halkın yanındayız. Onun acısına ortağız, mutluluğuna ortağız, mücadelesine ortağız.
İktidar alanına giren sanat gelişemez, özgpr ruhunu kaybeder, halkın doğal hayatından uzaklaşır. İktidar çarkının bir parçası gibi yürütülen bir şey haline gelir. Kültür ve sanat özgür ve özerk olma ruhunu koruduğu sürece, iktidar alanı dışında bir halk temsili yaptığı sürece değişme imkanı bulacaktır.
Reklam
DİTAM Başkanı Mehmet KAYA: Mesela ekonomi çalışmamızı BDP'nin Plan Bütçe Komisyonu Başkanı Adil Zozani ile başlattık. Paylaştığımız zaman hepsi şunu dediler: "Kardeşim biz bunların hiçbirini bilmiyoruz." Doğru. Çünkü Kürt siyaseti sivil toplumun her kesiminden gelen görüşlerle oluşmamış. Sürekli tek bir alandan beslenmiş, İnsan Hakları Derneği'nden ve barodan beslenmiş. Ama siz siyasetçi iseniz, hele bir de bölgeyi yönetiyorsanız içinizde sivil toplumun her alanından gelen insanları bulunduracaksınız.
Çünkü yardımlar yoksullukla mücadelede etkin bir araç değildir. Yardım ederek yoksullukla edemezsiniz.
Barış süreciyle ilgili önemli bir nokta, hakikat, adalet, yüzleşme olmadan, gerçekleşecek barışın asla kabul edilmeyeceğinin hemen herkes tarafından vurgulanmış olmasıydı.