Eski bir Demokratik Alman Cumhuriyeti fıkrası vardır: Bir Alman Sibirya'da iş bulur; bütün haberleşmelerin sansürden geçeceğini bildiğinden arkadaşlarına önerir: ''Bir kodlama sistemi kuralım: Benden gelen mektup mavi müerkkeple yazılmışsa doğru, kırmızı mürekkeple yazılmışsa yalan olsun.'' Bir ay sonra arkadaşları mavi mürekkeple yazılmış bir mektup alırlar: ''Burada her şey mükemmel, dükkanlar tıka basa, yiyecek çok, apartmanlar büyük ve iyi ısıtılıyor, sinemalar Batı'dan filmler gösteriyor, ilişki kurabileceğim çok sayıda güzel kız var - tek bulunmayan şey kırmızı mürekkep...''
(Zizek, The Guardian, 01.05.04)
Bugünkü liberal-demokratik konsensüsü sorgulayacak, sistemin temeli olan görünmez özellikleri, özgürlüklerimizin altında yatan tutsaklıklarımızı konuşacak dilin -kırmızı mürekkebin- eksikliğinde kendimizi ''özgür hissederiz''. Zizek'in bu kitapta başardığı kırmızı mürekkebi sağlamak.
