"Hayret edilir o şahsa ki, önce Tanrıdan yardım 'valilik' ister, sonra istediğine kavuşunca ona asi olur, zulum meydanlarında koşturur, bazen kendi zulmeder; bazen de zulme sebep olur. O, kendi havasına uyup zulüm yaparken dinine hizmet mi ediyor yoksa onu yıkıyor mu?
Onun şerrine uğradıktan sonra "Ah, ne olaydı da bana arkadaş olmadan evvel yok olaydı!' dedim. Her şeyi ortaya atan bir nemmam olduğu için 'sabah'tan kalbim nefret etmiş; karanlığı, örtücü ve saklayıcı olduğundan 'gece'nin sevgisi gönlüme yerleşmiştir.
Benim, dedi, bir komşum vardı, dili şeker, kalbi akrepti. Sözu, susuzlugu gideren bir bal, içyüzü ise her zaman için zehir! Yakınlığı dolayısıyla onunla konuşmak, güler yüzlülügüne aldanarak onunla geçinmek istedim.
Zira hasislerin elleri bağlıdır, bizim için geçim hususunda birçok yolu vardır, eğer maksat doğrulukla hasıl olursa ne ala! Aksi takdirde, ölmeyecek kadar bir rızk elde ederek ömrümüzü darlıkla da olsa sona erdirmek için çeşit hileye başvururuz