Marco Polo, daha çocuk yaştayken, babası Niccolo Polo ve amcası Matteo Polo, İstanbul ve Kırım üzerinden Altınordu Hanlığı’na ve Türkistan’a geçtiler ve 1269′da Suriye üzerinden İtalya’ya döndüler.
1271′de çıktıkları yeni bir yolculukta Marco’yu da yanlarına aldılar. Venedik’ten İskenderun Körfezi’ndeki Ajuzzo (bugünkü Yumurtalık) kentine, oradan da karayoluyla Basra Körfezi’nde Hürmüz Limanı’na vardılar.
Buradan sonra karayolunu seçerek önce Belh’e, oradan da Amuderya’yı izleyerek Vahan’a geldiler ve Pamir Yaylası’nı geçtiler. Daha sonra Kaşgar, Yarkent ve Hotan’a, daha sonra Gobi Çölü’nü aşarak Çin’e girdiler.
1275′te Sang-Tü’deki yazlık sarayında Kubilay Han’ın huzuruna çıktılar. Marco Polo, Çin’de 1292 yılına kadar kaldı.
Kubilay Han’ın gözüne girmeyi başardı. Onun hizmetine girdi, idarî görevler aldı. Çin’de gittiği yerlerin durumu, geçtiği yollar, halkın âdetleri, elde ettikleri ürünler ile ilgili bilgileri dikkatle kaydetti.
Pololar, Çin’de 1292 yılına kadar kaldılar. Kubilay Han, Marco Polo’ya Avrupa hükümdarlarına, papaya verilmek üzere mesajlar verdi. Marco Polo 1292 yılında Zaitun’dan (bugünkü Çing- Çiang) yelken açtı.