Martin Eden
Jack LondonMartin Eden Gönderileri
Martin Eden kitaplarını, Martin Eden sözleri ve alıntılarını, Martin Eden yazarlarını, Martin Eden yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kadın içini çekti ve dikişini sürdürdü.Martin'in eve sarhoş gelmiş olduğuna aynı fikirdeydiler. Güzelliği tanımak ruhlarında yoktu, yoksa o pırıltılı gözlerin, parlayan yüzün, delikanlının ilk aşk hayalinin belirtisi olduğunu anlarlardı.
“İsterse on bir değil, iki kere on bir yıl sürsün. Burada duramazsın, devam etmen gerek. Bu kavganı sonsuza dek sürdürmek zorundasın, biliyorsun.”
Aşkının hayal gücüyle onu fazlasıyla kutsallaştırmış, bedensel bir yakınlık kuramayacak ölçüde mukaddes ve ruhani kılmıştı. Onu uzaklaştıran ve kendine imkânsız görünmesini sağlayan aslında Martin’in kendi aşkıydı. Arzu duyduğu tek şeyden kendini, aşkıyla mahrum etmişti.
Sen, çamurdan çıkıp yüksel Martin Eden.
Ve gözlerini büyük parlaklıklarla temizle, tüm güçlerin olabileceği en yüksek mirasını zorla söküp alarak omuzlarını yıldızların arasına sok.
Çok yol aldım bunu biliyorum ve gidecek çok yolum var. Eğer sürünerek gitmek zorunda kalsam da yolu gideceğim.
Sayfa 112Kitabı yarım bıraktı
Kuşkusuz güzeldi, ama onda güzellikten öte bir şey vardı.
Sayfa 111Kitabı yarım bıraktı
"Yaşam bu, " dedi. " Ve yaşam her zaman güzel değildir, ama ben belki garip yaratıldığım için bunu da güzel bir şey buluyorum. Bana göre güzellik, orada olduğu için değerleniyor. "
Sayfa 108Kitabı yarım bıraktı
Büyük şeyi hissedip yakalamaya çalışın.
Bazen bana öyle geliyor ki bütün dünya, bütün hayat, her şey içimde duruyor ve sözcüsü olmam için feryat ediyor.
Hissediyorum. . . ama anlatamıyorum...
Bir güzellik yaratmak istedin, ama güzellik hakkında hiçbir şey bilmezken nasıl yapacaksın bunu?
Bilmek istiyordu; dünyaya açılıp maceralara atılmasına neden olan şey, bu arzusuydu.
Bazen bana öyle geliyor ki, tüm dünya, tüm yaşam içimde yer etmiş ve haykırarak benim onların sözcüsü olmamı istiyorlar.
Tanrılara has olması gereken yaratma zevki onundu.
O hiçbir zaman kimseye sığınmadı; kendi kendisine dayanmak zorundaydı. Ve genç bir kız hem kendi kendisine yetip hem de gözlerini yumuşak ve kibar olarak örneğin senin gözlerin gibi, koruyamaz.
Sayfa 91Kitabı yarım bıraktı