Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Marx - Engels Anıları

Karl Marx

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
"Çocuklar, ana-babalarını eğitmelidir" derdi. Kendisine karşı olağanüstü sevgi besleyen kızlarıyla ilişkisinde, otoriter bir babanın en ufak bir izi bile görülmezdi. Hiçbir zaman onlara şunu yap bunu yapma demez, sadece dilediği bir şeyi yapmaları için ricada bulunur ya da istemediği şeyi yapmamalarını onlara hissettirirdi. Ve şu da bir gerçektir ki, ondan daha uysal çocukları olan bir babaya da bu dünyada az rastlanır. Kızları, ona arkadaşları ya da birlikte bulunmaktan hoşlandıkları yaşdaşları gözüyle bakarlardı; ona "baba" demezler, sadece "Moor" * diye hitap ederlerdi; bu takma ad ona, çok esmer olduğu, saçlarının ve sakalının kömür karası renginde bulunduğu için verilmişti. Öte yandan Komünist Birliği üyeleri ona, daha otuzuna girmediği sırada, 1 848 yılında "Marx Baba" derlerdi. Marx, çocuklarıyla saatlerce oynardı. Su dolu büyük bir leğende yapılan deniz savaşlarını çocuklar hala anımsıyorlar; babalarının kağıttan yaptığı filonun ateşe verilmesini hepsi de büyük bir neşeyle seyrediyorlardı. Pazar günleri kızlar, babalarını kesinlikle çalıştırmazlardı; baba bütün gün onlara aitti. Hava eğer iyiyse, bütün aile kırlarda yürüyüşe çıkardı. Yolları üzerinde ekmek, peynir yemek ve bira içmek için sıradan bir konak yerinde mola verirlerdi. Kızlar küçükken, yürüyüş onları sıkmasın diye onlara yürürken uydurduğu inanılmaz olayların geçtiği uzun masallar anlatır, gidecekleri yerin uzaklığına bağlı olarak konu bazen korkunç bazen gülünç bir biçime girer ve böylece, küçükler yorulduklarının pek farkına varmazlardı.
Her yıl Aşil'i Yunanca aslından okurdu ve onu, Shakespeare ile birlikte, o güne değin yaşamış en büyük dramatik dehalar olarak kabul ederdi.
Reklam
Gençliğinin felsefe ustası Hegel'in şu sözlerini sık sık yinelediğini anımsıyorum: "Suça yatkın birisinin bu konudaki düşüncelerinde bile, cennetin mucizelerinden daha derin ve erdemli bir yan vardır."
lşittiklerim sanki gözürodeki bir perdeyi kaldırmış gibiydi; ilk kez, dünya tarihinin mantığını açıkça görebiliyor, toplumdaki ve düşüncedeki gelişmenin onca çelişkili görüntüsünü maddi kökenierine kadar izleyebiliyordum. Başımı döndüren bu parlak düşüncelerin etkileri yıllarca belleğimden silinmemişti.
Marx'ın kendisinin, Londra'daki uluslararası göçmenler çevresine bizzat tanıttığı ve Kapital'in I. cildini Rusçaya çevirmeyi düşünen Bakunin oldu. Bildiğiniz gibi sonradan bu yapıtı Rusçaya, Hermann Lopatin'in yardımlarıyla Nikolai * çevirdi.
Sayfa 341Kitabı okudu
Annem, derin inceleme yapma fırsatı bulamadığı halde felsefeye karşı büyük bir ilgi duyardı. Marx onunla konuşurken Kant'a, Fichte'ye, Schopenhauer'a değinir, gençliğinde izleyicisi olduğu Hegel'den sık sık söz ederdi. Hegel'in, biricik öğrencisi Rosenkranz'ın onu anlayan tek kişi olduğunu ancak ne yazık ki onun da kendisini yanlış anladığını sık sık yindediğini aktarırdı. ..
Sayfa 320Kitabı okudu
Reklam
Karl eşi için: İşte bunun için O benim ölümsüz eşimdir, Gelen günler ne aşkımı değiştirir ne de zayıflatır.
Sayfa 296Kitabı okudu
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.