Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gabriel García Márquez

Masa Dergisi - Sayı 39 (Nisan 2020)

Masa Dergisi

Masa Dergisi - Sayı 39 (Nisan 2020) Sözleri ve Alıntıları

Masa Dergisi - Sayı 39 (Nisan 2020) sözleri ve alıntılarını, Masa Dergisi - Sayı 39 (Nisan 2020) kitap alıntılarını, Masa Dergisi - Sayı 39 (Nisan 2020) en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Atatürk'ün aydınlarımıza getirdiği eleştiriler maalesef hala günceldir.
Aydınlarımız içinde çok iyi düşünenler vardır. Fakat genellikle şu hatalarımız da vardır ki, araştırmalarımıza temel olarak çoklukla kendi memleketimizi, kendi tarihimizi, kendi geleneklerimizi, kendi özelliklerimizi ve ihtiyaçlarımızı almalıyız. Aydınlarımız belki bütün dünyayı, bütün diğer milletleri tanır fakat kendimizi bilmeyiz. Aydınlarımız milletimi en mutlu millet yapayım derler. Başka milletler nasıl olmuşsa onu da aynen öyle yapalım derler. Fakat düşünmeliyiz ki böyle bir görüş hiçbir devirde başarılı olmuş değildir. Bir millet için mutluluk olan şey diğer millet için felaket olabilir. Aynı neden ve şartlar birini mutlu ettiği halde diğerini mutsuz edebilir. Onun için bu millete gideceği yolu gösterirken dünyanın her türlü ilminden, keşiflerinden, gelişmelerinden yararlanalım, ancak unutmayalım ki, asıl temeli kendi içimizden çıkarmak zorundayız.
Sayfa 30 - Mustafa Kemal Atatürk.
açıkla baba zamanım dar sevmekle gitmenin ne ilgisi var?
Sayfa 45
Reklam
Dönmediler, vazgeçtim. Dönsünler istedim, döndüremedim.
Sayfa 35
Peki ya Atatürk'ün gösterdiği mücadelenin binde birini bile göstermemiş kimselerin her fırsatta "bu milletten adam olmaz" minvalinde üst perdeden ithamlarına ne demeli? Bu kimseler gerçekten Atatürk'ün yolundan mı yürümektedir?
Sayfa 29
Eskiler "Dede erik çalmış, torunun dişi kamaşmış," derdi.
Sohbetini çok sevdiğim, yorumlarını dikkatle dinlediğim bir hocam, bir gün dersinde "Biz bugünü dün yapıp ettiklerimizle şekillendirdik. Yarını da bugün çiziyoruz," demişti. Al sana koca bir roman! İnsan şanslıysa iyi-kötü bedelini bugün kendi ödüyor. O hesap çok büyükse bir kısmı yarına kalıyor.
Sayfa 19
Geçmişimde çok gözyaşı var. Bir anne sütü beyazlığında, çok fazla hayal var.
Sayfa 35
Reklam
İş yerinde içinden mırıldandığın o şarkıyı, şimdi evde bağıra çağıra söyle biraz.
Sayfa 1
Atatürk'ün yaklaşık yüz sene önce sorduğu soruyu şimdi tekrar soralım.
Başarılı olmak için aydın sınıfla halkın düşüncesi ve amacı arasında doğal bir uygunluk olması gereklidir. Yani; aydın sınıfının halka vereceği bilgiler, göstereceği ülküler, halkın ruh ve vicdanından alınmış olmalı. Hâlbuki bizde böyle mi olmuştur? O aydınların etkileri milletimizin ruh derinliğinden alınmış ülküler midir?
Sayfa 30 - Mustafa Kemal Atatürk.
"Konuşmaya değer insanlarla konuş, yoksa insanları yitirirsin" demiş o vakitlerde. Ve daha mühimini eklemiş sonra, "Konuşmaya değmez insanlarla konuşursan, kelimeleri yitirirsin." Bazı öğütlerin güzelliği duaya benzermiş ya, öyle bitirmiş sözünü: "Ne kelimeleri ne insanları yitir!" -Amin!
Sayfa 26
Kayahan "Mavilim"i bir gece sabaha dek kızı Beste'yi beklerken, odasındaki radyonun mavi ışığına bakarak yazmış. Cümlede yükleme "kim" sorusunu sorduğumuzda her zaman "özne"yi verir ama bir şiire, bir şarkıya "kimindir bu şarkıyı yazdıran mavi gözler?" sorusunu sorduğumuzda cevap birden bir radyo bile olabilir.
Sayfa 22
296 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.