Düşünce, göremediği şeyin anlamını düşünebilir (Kant) veya tüm bilgiyi belirlenebilir ve belirlenmiş olarak kalan görünmeyenin düşüncesine yerleştirebilir (Hegel). Bu sınırın ötesinde, düşünülemeyecek olan ve düşüncenin kapısını çalmayan bir şey Blanchot’da, bir yer-olmayana yerleşecektir, bu salt sözel bir maceradır, söylemenin durumu böyledir..