Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

İmam Ebu Yûsuf İmam Muhammed

Menâkıb-ı İmam Ebû Hanife

İmam Zehebi

Menâkıb-ı İmam Ebû Hanife Gönderileri

Menâkıb-ı İmam Ebû Hanife kitaplarını, Menâkıb-ı İmam Ebû Hanife sözleri ve alıntılarını, Menâkıb-ı İmam Ebû Hanife yazarlarını, Menâkıb-ı İmam Ebû Hanife yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Muhammed b. Şuca', Ali bin Asım'ı şöyle söylerken işittiğini rivayet eder: "Eğer Ebu Hanife'nin aklı, yeryüzü halkının yarısının aklı ile tartılacak olsa, elbette onun aklı daha ağır basar."
Ebû Hanife, Şa'bi'nin kendisini ilme teşvik etmesini şöyle anlatmaktadır: "Bir gün Şa'bi'nin yanından geçiyordum. Beni çağırdı ve bana, 'Nereye devam ediyorsun?' dedi. Ben de, "Çarşı-pazara" dedim. O, "Maksadım o değil, ulemadan kimin dersine devam ediyorsun?" dedi. Ben, "Hiçbirinin" diye cevap verince, Şa'bi; "ilmi ve ulema ile görüşmeyi sakın ihmal etme. Ben senin uyanık ve aktif bir genç olduğunu görüyorum" dedi. Onun bu sözü benim içimde iyi bir etki yaptı. Ticareti bıraktım ilim yolunu tuttum. Yüce Allah'ın inayetiyle Şa'bi'nin sözü bana çok fay- dalı oldu." (Mütercim dipnotu)
Reklam
Yahya bin Eksem hazretleri, İmâm-ı A'zamın (r.a.) torunu İsmail'den sonra, henüz yirmi yaşında iken Basra şehrine kadı ta'yin edildi. Basralılar, yeni ta'yin olan kadı efendinin bu kadar genç yaşta olmasına hayret edip, "Kadımız kaç yaşındadır?" denilince; "Ben, Peygamber efendimizin (s.a.v.) Mekke-i Mükerreme'ye kadı ta'yin ettiği Attâb'dan (r.a.) ve Yemen'e kadı ta'yin ettiği Mu'âz bin Cebel'den daha yaşlıyım" buyurdu. (Mütercimin dipnotu)
Ebû Hanîfe bana (Ebû Yûsuf) dedi ki: “Derse gelmemen için seni meşgul eden şey nedir?” Ben de: “Geçim sıkıntısı” dedim ve sonra oturdum. Dersten sonra insanlar ayrılınca bana bir kese verdi ve buyurdu ki: “Bunları harca” Kesenin içine baktım, tam yüz dirhem. Sonra bana dedi ki: “Ders halkasına devam et. Ne zaman paran biterse bana haber ver” Ben de Ebû Hanîfe’nin ilim halkasına devam ettim. Az bir müddet geçmişti ki bana yüz dirhem daha verdi. Sanki Ebû Hanîfe beni takip ve kontrol ediyordu. Ben, paramın bittiğini söylemeden o bana haber veriyordu.
Sayfa 121 - Kayıhan YayınlarıKitabı okudu
“Ebû Hanîfe’ye amellerin en faziletlisi hangisidir?” Diye so­ruldu. Ebû Hanîfe; “İlim talep etmek” dedi.
Sayfa 109 - Kayıhan YayınlarıKitabı okudu
Ahmed b. es-Sabbâh, İmam Şafiî’den şöyle rivâyet eder: İmam Mâlik’e, “Ebû Hanîfe'yi gördün mü?” diye soruldu. İmam Mâlik: “Evet! Öyle bir zât gördüm ki, eğer şu direklerin altın olduğunu iddia etse, bu iddiasını delilleriyle ispat ederdi.”
Sayfa 77 - Kayıhan YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Yezîd b. Kümeyt şöyle rivayet ediyor: Bir adamın Ebû Hanîfe’ye “Allah'tan kork” dediğini işit­tim. Bunun üzerine Ebû Hanîfe sarsıldı, sarardı ve başını eğe­rek şöyle dedi: “Allah seni hayırla mükâfatlandırsın. İnsanlara her zaman bu sözü söyleyecek birisi lazım.”
Sayfa 61 - Kayıhan YayınlarıKitabı okudu
Kelam ilmi
Kim ki hadislerin garib/ garibül hadis olanlarını tercih ederse o yalan söyler. Kim mal elde etmek için kimya/simya ilmini öğrenmeyi talep ederse iflas eder. Kim kelam ilmini öğrenmeyi talep ederse zındık olur.
Sayfa 157 - KayıhanKitabı okudu
Bu ikazdan çok etkilenen Dâvûd et-Tâî
Davud et-Tâî Hazretleri ilimde ve fıkıhta yüksek bir seviyeye ulaştı, ayrıca etkili bir konuşma kabiliyeti vardı. Muhtemelen çok konuşması yanında biraz da kırıcı davranıyordu. Nitekim sopasıyla birisine vurması üzerine hocası Ebu Hanife, "Ebu Süleyman, senin elin de dilin de fazla uzadı" diyerek onu azarlamak zorunda kaldı. Bu ikazdan çok etkilenen Dâvûd et-Tâî öğrenciliğinin son bir yılı içinde hiç konuşmadı; ne soru sordu ne de sorulanlara cevap verdi.
Sayfa 181 - Zehebi, Siyeru A'lâmü'n-Nübela, c.7,s.422-425
Hangi güzel yüz ki toprak olmadı? Hangi güzel göz ki yere akmadı?!
Sayfa 180
Reklam
Haset edenler, derece olarak insanların en şerlileridir.
Sayfa 183
Muhammed b. Hasan'ın her gün ve gecedeki okuduğu hizbi, Kur'an'ın üçte biridir.
Sayfa 209
62 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.