ALLAH zulümlerinden dolayı insanları cezalandırsaydı orada bir yaratık bırakmazdı; ne var ki onları belli bir süreye kadar erteler. Sürelerinin sonu geldiği zaman da ne bir saat öne alınırlar, ne de ertelenirler.
Hoşlanmadıkları şeyleri ALLAH'a malediyorlar ve kendilerinin iyiyi hak ettikleri yalanını dillerinde geveliyorlar. Elbette, ateşe terkedilecekler.
Nahl 61, 62
Biz, boş şeylere dalanlarla birlikte dalardık.
Yargı gününü yalanlarlardık.
(Müddesir/74: 45, 46)
Yahudilerin, Hıristiyanların ve Müslümanların büyük bir çoğunluğu, aslında Yargı Gününü yalanlamaktadırlar. O günün tek sahibi Allah'tır. (Fatiha/1:4) O gün kimsenin kimseye bir yararı dokunmaz. (İnfitar/ 82:19) Şefaat yoluyla kurtulacaklarına inananlar Kur'an'ın bildirdiği özelliklere sahip Yargı Gününü inkâr etmiş olurlar.
Onlara, "ALLAH'ın indirdiğine uyun," dense, "Hayır, biz atalarımızın izlediği yolu izleriz," derler. Peki, ataları bir şey düşünemeyen ve doğru yolu bulamayan kimseler olsalar da mı?!
Tanrı'yı veya mesajını reddetmek için karar verenler, seçtikleri o yönde yardım görürler. Onlar böyle bir ön karara bağnazca sarıldıkları sürece hiçbir kanıtı ve hidayeti göremezler.
İnkâr edenlere gelince, onları uyarsan da uyarmasan da onlar için birdir; onlar onaylamazlar.
(Bakara/ 2:6)