Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Mesnevi-i Ma'nevi Şerhi (1. Cilt)

H. Hüseyin Top

Mesnevi-i Ma'nevi Şerhi (1. Cilt) Sözleri ve Alıntıları

Mesnevi-i Ma'nevi Şerhi (1. Cilt) sözleri ve alıntılarını, Mesnevi-i Ma'nevi Şerhi (1. Cilt) kitap alıntılarını, Mesnevi-i Ma'nevi Şerhi (1. Cilt) en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Allah'a Yakınlaşma Bayramımız Mübarek ve Kutlu Olsun
Sen de İsmâîl gibi onun önüne baş koy; kılıcının önünde sevinçle gülerek can ver. Hemçü İsmâîl pîşeş ser binih - همچو اسماعيل پيشش سر بنه Şâd u handân pîş-i tîgeş can bidih شاد و خندان پيش تيغش جان بده Mesnevi, Birinci Cilt, 227. Beyit Hakk'ın takdiri önünde tam bir teslimiyetle, gönül hoşnutluğu ile canını fedâ et. Hz. İbrâhîm rüyâsında en sevgili oğlu İsmail'i kurban ettiğini gördü. Oğluna 'seni boğazlıyacağım' dedi. İsmâîl de babasına 'sana emrolunanı yap, inşâallah beni sabredenlerden bulacaksın'1 dedi. Bu bir sınama idi. Can sınaması teslîmiyyet imtihanı idi ve İsmâîl imtihanı kazandı. Kur'ân-ı Kerîm'de: 'Allah şüphesiz, Allah yolunda savaşıp öldüren ve öldürülen müzminlerin canlarını ve mallarını - Tevrât, İncil ve Kur'ân'da söz verilmiş bir hak olarak - Cennete karşılık satın almıştır. Verdiği sözü Allah'tan daha çok tutan kim vardır. Öyle ise yaptığınız alış-verişe sevinin. Bu büyük başarıdır'2 buyurulur. Sen de İsmâîl gibi imtihanı kazanmaya bak. Allah yolunda can fedâ eder-cesine Allah için çalış, çabala 'Allah vaadinden dönmez'3 Allah ile yapılan alış-veriş en kârlı alış-veriştir. Allah aldatmaz ve Allah kuluna borçlu kalmaz. -------------------------------------------- 1- [Kur'ân-ı Kerim: Sâffât, 37/101-105] 2- [Kur'ân-ı Kerim: Tevbe, 9/111] 3- Kur'ân-ı Kerim: Âl-i İmrân, 3/9]
Sayfa 185 - RUMİ YAYINLARI ☪ 1.Baskı - Ocak 2011 - KonyaKitabı okudu
ÖNSÖZ: Sunuş H. - Hüseyin Top
Hz. Mevlânâ'nın irticâlen söyleyip Çelebi Hüsâmeddîn'in kaleme aldığı orijinal Mesnevi, bugün mevcut değildir. Abdülbâki Gölpınarlı Hoca'nın, 'Mesnevi Tercüme ve Şerhi'nde de belirttiği gibi, müsvedde hâlinde yazılan ilk Mesnevî'yi, Çelebi Hüsâmeddîn, Hz. Mevlânâ'ya okumuş ve üzerinde bazı değişiklikler yapılmıştır. Bu şekilde Mesnevi son şeklini aldıktan sonra ondan da başka bir nüsha istinsah edilmiştir. Bu yeni nüsha, Çelebi Hüsâmeddîn ile Sultan Veled'in huzurunda karşılaştırılmış, yeni tashihler yapıldıktan sonra da eski bir geleneğe uyularak, ilk nüsha toprağa gömülmüştür
Sayfa 16 - RUMİ YAYINLARI 1.Baskı - Ocak 2011 - KonyaKitabı okudu
Reklam
Güzel renkler safa küpündendir. Kötülerin rengi ise cefa kara suyundandır. O güzelim rengin adı Allah'ın boyasıdır. O kirli rengin kokusu da Allah'ın la'netindir. Mesnevi-i Şerif 1 - 765/766 Rênghây-î nîk ez humm-î safâst Reng-i zistân ez siyâh âb-î cefâst Sıbğatallah nâm-ı an reng-î latîf La’netullah bûy-i an reng-î kesîf
Sayfa 467 - RUMİ YAYINLARI ☪ 1.Baskı - Ocak 2011 - KonyaKitabı okudu
ÖNSÖZ: Sunuş H. - Hüseyin Top
Mesnevî-i Şerif. 26.000 beyt civarındadır. 'Civarındadır' diyorum, çünkü bu nüsha farklılığı beyitlerin sayısında da farklılıklar meydana getirmiştir. Böyle devasa bir eser istinsah edilip tekrar tekrar yazıldıkça bazı beyt atlamaları olmuş, bazı kelimeler de farklı yazılmıştır. Bunlarda bir kasıt ve art niyet aranmamalı ama hâdise budur. Mesnevî-i Şerif, pek çok kimse tarafından tercüme ve şerh edilmiştir. Bunların bir kısmı işlerini tamamlamışlar, bir kısmı da şu veya bu sebeple eksik bırakmışlardır. Meselâ, İsmâil Hakkı Bursevî, 'Rûhu-l Mesnevi'l adındaki Mesnevi Şerhini 748 beyt ile noktalamış, çünkü ömrü vefâ etmemiştir. Dili biraz ağırca olmakla berâber, müstesnâ bir eser olan 'Ruhu'l Mesnevi' fakire göre bu konunun şâheseri olup, Bursevî de bu işe soyunanların baş pehlivanıdır. Yarım kalan diğer Mesnevi Şeriflere örnek olarak Kenan Rıfâî Efendi ile Mehmed Muhlis Koner'in çalışmalarını zikredebiliriz. Yukarıda adı geçen Tâhir'ul Mevlevi'nin 'Serh-i Mesnevî'sinin yanısıra Süleyman Nahîfî'nin ve Ahmed Metin Şahin'in nazmen Mesnevi tercümeleri, Ankaravî'nin, Sarı Abdullâh'ın ve Âbidin Paşa'nın Mesnevi tercüme ve şerhleri mevcuttur. Bunlardan başka, Feyzi Halıcı da Mesnevî'nin ilk bin bir beytini şiir hâline getirmiştir. Ahmed Avni Konuk ile Abdulbâki Gölpınarlı Hoca'nın da Mesnevi tercüme ve şerhleri mevcut olup, daha nice su yüzüne çıkmamış tercüme sâhibi, nice gönül kahramanları bu vâdîde çaba göstermiş, hizmet vermişlerdir. Allah hepsinden hoşnut olsun.
Sayfa 17 - RUMİ YAYINLARI 1.Baskı - Ocak 2011 - KonyaKitabı okudu
ÖNSÖZ : Niçin Mesnevi? Emin Işık
"Bizim bu Mesnevî'miz tevhid dükkânıdır. Onda bir'den başka ne görürseniz o puttur, onu kırın!"
Sayfa 5 - RUMİ YAYINLARI 1.Baskı - Ocak 2011 - KonyaKitabı okudu
ÖNSÖZ : Niçin Mesnevi? Emin Işık
Allah, insanı yaratırken, onun kalbine ilâhî aşkın tohumunu da atmıştır. Kulun görevi, kendi iç dünyâsındaki o cevheri, keşfedip bulmaktır. Esas cihat, o yolda gösterilen ceht ve gayrettir. Rûhu maddenin esâretinden kurtarıp, gerçek hürriyetine kavuşturmaktır. Çağımız insanı, maddenin kendisine sunduğu bunca imkân ve nîmete rağmen, hâlâ mutluluk arayışı içerisindeyse, bunun ciddî sebepleri olmalıdır. Maddî nimetler, rûhu mutlu etmede yetersiz kalıyor. Zîra mutluluk, rûhsal bir hâdisedir, onu kendi içimizde aramamız gerekiyor. Dindarlığımız, bizi mutlu etmeye yetmiyorsa, eksiklik dinde değil, bizdedir, din anlayışmızdadır. Allah ve insan sevgisinden uzak, kişisel egoizme dayalı bir dindarlık, ne sahibini mutlu edebilir, ne de çevreye feyiz sunabilir.
Sayfa 5 - RUMİ YAYINLARI 1.Baskı - Ocak 2011 - KonyaKitabı okudu
Reklam
ÖNSÖZ: Mesnevi ve Şerhi Üzerine Düşünceler Ahmed Güner Sayar
Fıkıhda ve tasavvufta yorum farklılıklarının sebep olduğu ayrışmalar, düşünce ve aksiyonda, mezhep ve tarîkatlerin zuhûruna sebep olmuş, ancak İslâm'ın hakettiği çizgilerde anlaşılmasına da engeller çıkarmıştır. Kafaları karıştıran bu görünüm, asırların süreklenişiyle şekillenmiş, bilhassa tasavvuf vadisinde katı bir bölünme ile tarikat taassubu yaratmış, sahte şeyhler ve dervişler üretmiştir. Türk—Anadolu'da bu genel görünümün dışında değildi. 13. yüzyılın ortalarına doğru, Anadolu insanı, insan—Allah ilişkisinde kendisiyle (insan—nefs) mücâdele verirken, Moğol istilâsı, bu defa iç dengeleri kurmak istidadında olan insanı, insan—devlet ilişkisinde çıkmaz bir sokağa teslim etti. İçinde, soyut düşüncenin karmaşıklığını aşma savaşı verirken, bu defa, somut gerçekte ekonomi—politiğin yarattığı kaosla, muhayyel alanın hareket kabili-yetinin tükenişini yaşadı. İşte böylesi bir teşevvüş ortamında, yüce Mevlânâ, evvelâ 'Mesnevi'sinde Kur'ân-ı Mübîn'e getirdiği tefsir ile insan—Allah ilişkisinde araya girip kafaları bulandıran sahte şeyh ve tekke erbâbına karşı, saf ruhlara bir pusula görevini üstleniyor. Şu kadar ki, "Mesnevi", aradan geçen 750 yıl içerisinde, 'Kur'ân-ı Mübîn'in mükemmel bir tefsiri, elden ele en çok dolanan, üzerinde en fazla düşünülen ve şerh edilen bir eser oluyor.
Sayfa 8 - RUMİ YAYINLARI 1.Baskı - Ocak 2011 - KonyaKitabı okudu
Önsöz
Niçin Mesnevi? Emin Işık Hz. Mevlânâ'nın müstesna eseri olan Mesnevi, din yolunda, halka ışık tutmak için yazılmış bir rehber kitaptır: Bu kitapta, Mevlânâ, hâşâ yeni bir din ortaya koymuyor. Din anlayışına yeni boyutlar getiriyor. Aşk ve şevk olmadan dindar olamazsınız diyor. Aşk hâline gelmeyen îmanı, ham bir meyveye, ekşi bir koruğa benzetiyor. Biz evlatlarımızdan ne istiyorsak, yaratan da bizden onu istiyor, diyor. Sadece sevgi, sadece aşk ve samimiyet.
Sayfa 5 - RUMİ YAYINLARI 1.Baskı - Ocak 2011 - KonyaKitabı okudu
Ey surete tapan! Yürü, manayı elde etmeye çalış! Çünkü mana suret tenine kanattır. Mana ehliyle düş kalk ki hem mutluluk ve ihsan elde edesin, hem de galip olasın...