“Sevgilim, gözyaşlarına karşı bendeki bu zaaf nedir? O damlaların senden aktığını görünce aleyhindeki en şiddetli sinirim ve öfkem yumuşuyor. Seni ağlatmamak için hemen kendi ölümüme razı olacak hâle geliyorum.”
Onları, herkesin koklamasına sunulmuş olan birer çiçek gibi geçici bir hevesle koklayıp geçmeli. Koklama süresine uzatmak istersen ilk anlarda insanın hazdan başını dödüren o can alıcı koku, sonra bayıltarak öldürücü bir zehir tesiri gösterir.
Bazen gözlerindeki görme yetisine, bazen aynanın yansımasındaki doğrulara inanmıyorum. Yüzüne bakanlara kendisi de alaycı bir bakışla karşılık vererek sanki soruyor; " Ben nasılım? Yine evvelki gibi miyim?