Baskıya boyun eğmeyen, gelen geçen yönetimlere maşalık etmeyen, içinde insanlık onurunu bir değişmez hazine gibi saklayan insanlardır, çağlarına ve toplumlarına yakışanlar.
Insanin kendine sarılmaya ihtiyacı yok mu ? Kendi ellerine dokunmaya, kendi sesini duymaya, kendi sırtını sıvazlamaya, kendi ağıdını söylemeye ihtiyacı yok mu ?