Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Modernleşmenin Paradoksları

Williem Van Reijen

Modernleşmenin Paradoksları Gönderileri

Modernleşmenin Paradoksları kitaplarını, Modernleşmenin Paradoksları sözleri ve alıntılarını, Modernleşmenin Paradoksları yazarlarını, Modernleşmenin Paradoksları yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
max weber, akılcılaşma sürecinin modern insanı büyü ve mitlerin yasalarından kurtarırken aynı zamanda onu zincirlere bağladığına ve kafeslediğine de (ki bu paradoksal bir durumdur) işaret etmektedir.
İnsan görünürde fiziki koşullardan bağımsızlaşmıştır, ama gerçekte kendi teknik araçlarına, başka insanlara ve kendi kendine daha da bağımlı hale gelmiştir.
Reklam
...modern insan gittikçe artan bir ölçüde acizlik, güçsüzlük duyguları geliştirmektedir.
Modernleşmenin en esaslı yönlerinden biri, insanların kendi biyolojik dürtü ve itkilerini daha iyi bir şekilde denetim altına almayı öğrenmiş olmasıdır.
Batı toplumu modernleşmenin bir nevi "son aşaması" olarak görülüyor ve bilinen bütün toplum ve kültürlere Batı gözlüğünden bakılıyordu. Batı toplumu ile örtüşmeyen kurumlar ve düşünceler "modern-olmayan" ya da "uygarlık-dışı" diye damgalanarak dışlanıyorlardı
Reklam
Her ne kadar bürokratik örgütler, geleneksel toplum biçimlerinin mümkün kıldığı ölçüden daha fazla şekilde insanı birbiriyle ilişki kurmaya zorlasa da özgün ilişkilerin yoğunluğu kaybolmuştur. Bireyin bu tür örgütlerle kurduğu ilişkiler salt araçsal ve biçimseldir.
Durkheim'ın en büyük korkusu, geleneksel yapıların yıkılmasıyla, bireyin toplum mecrasından ayrılıp tek başına yapayalnız kalacağı noktasındaydı. Bireyin toplum tarafından dizginlenememesi onu zıvanadan çıkaracaktı.
Reklam
Toplumda farklılaşma ve akılcılaşma ilerledikçe sabit toplumsal kalıplar ve eski güvenceler ortadan kaybolurlar. gelenek sadece gücünü kaybetmekle kalmaz bununla yön tayin edici ve istikrar sağlayıcı görevlerini yerine getiremez.
Modern insan, Belki daha Özerk ve serbest yaşadığını sanıyor ama Gerçekte o anonim ve Bürokratik ilişki ağlarının mahkumu olmuştur.
Romantiklere göre modern birey, kendini beğenmişlik, çıkarcılık ve Sufli duyguların girdabına kapılmıştır. modern Toplumun en büyük zaafı nefret, kıskançlık ve hiddetli körüklemesidir. modern toplum kendi iç duygu ve güdülerine hakim bir insan tipi yerine, başkaları karşısında yüklenmiş rollerini oynamaktan başka bir şey yapmayan ve dolayısıyla Kendi "öz benliğin"nin farkında olmayan bir tip yaratmıştır.
Modernleşme ile daha önce birbirinden ayrılmış kültürel sistemler kendi köklerinden ayrılarak birbirine karışır.
Modernleşme ile sınıf ve mekan olguları doğumla değil sonradan kazanılır. Herseyi belirleyen gelenek değil, tam tersine gelecektir.