Morgue Sokağı Cinayetleri |3+/5|
Klasik kitapları okurken, bazı kitaplarda şöyle bir durum olabiliyor. Bir türde ya da bir konuda öncü bir kitabı okuyorsanız, o öncü kitaptan çok sonra ortaya çıkmış olan kitaplarda bulduğunuz şey o kitaplarda olmayabiliyor. Polisiye türünün öncü kitaplarından olan Morgue Sokağı Cinayetleri’nden olduğu gibi.
Can Yayınlarının kısa klasikler serisinden okumayı tercih ettim kitabı. Kapak konusunda bu kitaba layık görülmüş en özenli kapaklardan biri olduğunu söyleyebilirim.
Başka kimsede görülmemiş bir çözümleme yeteneğine sahip Dupin’in, Morgue sokağında gerçeklemiş olağanüstü gibi görünen cinayeti çözmeye girişmesini anlatan bu öykü, temel bir polisiye öyküsü. Ki bunda şaşılacak bir şey yok, yani kitap bana beklediğimi verdi. Kitaptan daha fazlasını beklemiyordum, beklediğim şey, katilin kim olabileceği hakkında biraz daha gizemli davranabilmesiydi. Ancak o konuda pek şaşırtıcı olabildiğini söyleyemem.
Okuduğum ilk Poe eseri bu olduğu için, diğer yazdıkları ile bunu kıyaslamayacağım. Poe’ya atfedilen o gotik havayı da bu kitapta yoğun olarak bulmadım ama bunu özellikle beklemediğimden benim için sorun değildi. Yazarın diğer yapıtlarını okuduğum vakit bu öykü hakkında daha net ve elle tutulur bir karara varabileceğime inanıyorum.
Polisiye seven ya da sevmeyen herkese tavsiye edeceğim bir kitap, Morgue Sokağı Cinayetleri. Öncü olan kitaplara, öncülük ettiği türlerden bağımsız olarak bakıp okumamız gerektiğini düşünüyorum. Kişi polisiye sevmese bile bence bu kitaba bir göz atmalı.
Hiçbir cinayetin çözümsüz kalmayacağı günler dileğiyle. Kendinize iyi bakın.