canım
sana bu mektupu
gözlerim dolu
yüreğim paramparça yazıyorum
eline geçmeyecek biliyorum
tepeden tırnağa kedere battığım şu saat bilmek yetmiyor fakat
zulüm kanlı bir kene gibi başımda
korkunç bir işkence sonrası uzun sakallarımla oturduğum
dört ayaklı masamda
ne karanfil kokulu bir hemşirenin cebine benzeyen zarfım
ne zarfın gül yüzüne kösnül bir öpücük gibl konduracak pulum
ne de sigara kâğıtlarının dar boyutlarında başıboş
bir hoş
koşturacak kalemim var
şair olmuşsam ekmekten ve aşktan yana
bir adım daha erkene almışsam yani ömrümü
bulutsuz yürüyün diyedir altında göğün hadi öpün birbirinizi öpün bir daha öpün ve alın artık ellerimden sizde büyüsün gülüm