Artık yapay, hakiki olmayan ihtiyaçları var modern insanın. Onun hayatındaki birçok şey aslında onlarsız da yaşayabileceği fazlalıklardan ibaretken onlarsız yaşayamayacağı vehmiyle, onları kaybetme korku ve endişesiyle çırpınıp durmaktadır.
Sevgi, başka bir insanın doğuştan gelen değerine ve haysiyetine inanmak ile mümkün. . .
Bir insanı sevmek onu Tanrının gördüğü hâliyle bilmeyi murat etmektir.
Bir gün Fistikagacindaki evin Bogaz'a bakan balkonunda o ikindi çayini içip ben de yaninda ders çalisirken uzanivermisti üçüncü kattaki pencerelerimize kadar yetisen ceviz agacina.
Yapraklarini tutup yüzüne gözüne sürüvermisti babaannem. "Ceviz agacinda anne kokusu gizlidir, cok özlerseniz annelerinizi bir gün kosup bir ceviz agacina sariln, yapraklarini uzun uzun koklayp
içinize çekin, gurbetiniz, yatisir" demisti.
Sevgi, başka bir insanın doğuştan gelen değerine ve haysiyetine inanmak ile mümkün.. Bir insanı sevmek onu Tanrının gördüğü hâliyle bilmeyi murat etmektir.